İnce Memed - 1 - 23

Общее количество слов 3300
Общее количество уникальных слов составляет 1668
35.9 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
50.8 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
58.9 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
çıkınını çıkardı, Hatçenin kucağına attı. Arkasını döndü yürüdü. Büyük
taş kapıyı çıkıncaya kadar Hatçe de durdu orada, arkasından baktı.
Iraz:
Bu ne kız? dedi Bu da kim?
Hatçe:
Gel içeri Iraz teyze, diye inledi. Gel de içeri...
İçeri girdiler, Hatçe kendini yatağın üstüne halsiz attı.
Iraz meraklandı:
Noldu sana?
Hatçe:
İnce Memed, dedi.
Iraz:
Ne? diye hayretle bağırdı.
Hatçe:
İşte o çocuk İnce Memeddi.
Iraz:
Vay gözlerim kör olsun, diye dövündü. Vay gözlerim... İyice bakmadım
da aslanımın yüzüne: Vaay gözlerim önüme aksın.
Sustular. Sonra iki kadın gözleri yaşararak, birden birbirlerine sarılıp,
sallanmaya başladılar.
Bizim İnce Memedimiz.
Sonra yatağın üstüne yan yana oturdular. Birbirlerine gülümseyip
duruyorlardı.
Hatçe:
Yüreğir ovası... dedi.
Iraz:
Evimiz.
Kınalı toprak çalacağım duvarlarına. Otuz dönüm de... Iraz teyzemin
elini ılıktan soğuğa vurdurmayacağım.
Iraz karşı koydu:
Ev, hepimizin evi. Hepimiz dört elle çalışacağız.
Şimdi yeni bir umut kapısı açılmıştı. Günlerden beri hapishanede af
konuşuluyordu. Bilmem hangi mebus gelmiş de Ankaradan, af çıkacağını
söylemiş. Bu aylarda çıkacakmış. Hapishanede türküler çıkarılmıştı af


üstüne. Gece gündüz hapishane af türküleri ile inliyordu.
İçerde bir yaşlı Mustafa Ağa vardı. Herkese akıl verirdi. Akıllı, bilgili
adamdı. Hatçe her Allahın günü ona:
Mustafa emmi hapishaneler boşalınca, Memed de affa uğrar mı? diye
soruyordu.
Değil Memed, dağdaki kurt kuş bile affa uğrar.
Hatçe buna seviniyor. Sevinci bütün gün, bütün gece sürüp gidiyordu.
Yüreğir ovasının toprağı sıcak, verimlidir. Hatçe içerdeki Yüreğiri
bilenlerden köy köy, bucak bucak öğrenmişti. Biz, diyordu, Karataşa
yerleşiriz. Değil mi Iraz teyze?
Iraz:
Yaa oraya, diyordu. Karataşa...
Dışarı çıktı, erkekler hapishanesinin kapısına vardı bağırdı:
Mustafa Emmi!
Mustafa Ağa okşar gibi:
Ne diyorsun deli kız? diye kapıya doğru yürüdü. Hatçenin ne
diyeceğini bildiği halde, gene de, sorardı.
Memed de? dedi.
Dağların kurdu kuşu bile.. Af çıkarsa, öyle çıkar. Çıkacak da...
Hükümetin şerefine çıkacak.
Hatçe:
Ellerini öperim Mustafa emmi.
Mustafa Ağa, her zaman:
Deli kız, der gülümser, koğuşuna çekilirdi. Öyle yaptı.
Iraz:
Çıkacak, dedi. Bizi de çarşamba günü Kozana götürecekler. Burası
bize ceza kesemezmiş. Öyle karar vermiş mahkeme. Keşke af çıksa da
Kozana hiç gitmesek. Bir canım sıkılıyor ki.
Hatçe buna çok üzüldü:
Keşke: dedi. Memed de gelemez Kozana. Keşke konuşsaydım
Memedlen. Nutkum tutuldu da konuşamadım.
Iraz:
Ben bilseydim Memed olduğunu onun...
Hatçe:
Af yakında.
Iraz:
Mustafa Ağa akıllı adam. O bilir. Ankarada adamı var.
Hatçe:
Bugün cuma. Çarşambaya ne eder? Parmaklarını saymaya başladı.


Cumartesi, pazar... Çarşambaya kadar beş gün var. Gideceğimizi
Memede söyleseydim. Keşke... Keşke söyleseydim.
Iraz:
Ben onun İnce Memedimiz olduğunu bilseydim, hemen söylerdim.
Hatçe:
Af çıkacak mı teyze?
Iraz:
Mustafa Ağa akıllı adam. Ankarada da adamı var. Çıkacak. O
bilmezse kimse bilmez.
Hatçe:
Evimizin önündeki salkım söğüdün dalları toprağa değer.
Iraz:
Değer.
Hatçe:
Buzağılarımız olur, mor mor.
Hapishaneden ayrıldığında Memed uçar gibiydi. Başı dönüyordu.
Yere düşecekmiş gibi gözleri kararıyordu. Pazaryerine geldi. Kendisini
ortadaki beyaz taşın üstüne zor attı. Az sonra kendine geldi.
Pazaryerinde portakallar öbek öbekti. Lahanalar ortaya yığılmıştı.
Küçücük tepeler gibi. Taştan kalktı, pazaryerinin ortasına doğru yürüdü.
Bir sürü adam gördü Tevfiğin kahvesinin orada. Adamların üstlerinde
aba, omuzlarında bel vardı. Kısa boylu, boğazı ipek ipli bir adam onlara
boyuna küfrediyordu. Buna şaştı. İçinden burda da Abdi Ağa var geçti.
Orada bekledi. Kısa boylu sövdü sövdü. Adamlardan hiç ses çıkmadı.
Başlarını yere dikmişler, kıpırdamıyorlardı. Sonra, küfreden adam birden
yumuşadı, kardeşler demeye başladı. Sizler benim canımdan azizsiniz.
Buna haddinden ziyade şaşırdı. Bir anlam çıkaramadı. Omzu belli
adamlar, başları yerde, ağır ağır kımıldadılar, çaya aşağı yürüdüler.
Birkaç kişi, çeltik tarlalarına gidiyorlar, dedi.
Memed buna daha çok şaşırdı: Oradan çarşının ortasına vurdu. İlk
geldiğinde kebap yediği dükkanın kapısından dumanlar fışkırıyordu
dışarı. İçeri girdi. Kebap kokusu içini bayılttı. Yelle!
Memed:
Çabuk kardaş! dedi garsona.
Yelle! dedi öteki, kebapçıya.
Arkasına dönünce gözlerine inanamadı. Korktu. Gözlerini kırpıştırdı.
Gördüğü, tam arkasında oturan Topal Aliydi. Hayal değil.
Topal Ali ona hain hain gülümsedi. Memed hiçbir şey söylemedi. Bir
anda kafasından yüzlerce kötü ihtimal geçti. Topal Ali durmuş,



konuşmuyor, boyuna gülümsüyordu. Sonra yerinden kalktı, geldi
Memedin yanındaki boş sandalyeye oturdu. Kulağına eğildi:
Merak etme kardaş, hiçbir şey yok. Konuşuruz.
Kebaplar geldi. Yediler, dükkandan çıktılar. Sarı güğümlü şerbetçi bir
uçtan bir uca çarşıyı dolanıyordu.
Memed:
Şerbetçi, bir şerbet, dedi.
Şerbetçi doldururken, o güğüme elini dokundurdu.
Şerbetçi buna güldü:
Altından yapılmıştır oğul, altından, dedi.
Topal Ali:
Senin kasabaya indiğini Cabbar söyledi. Bindim ata, sürdüm. Başına
bir iş gelmesin diye... Seni hapishane kapısında çok bekledim. Hatçe
nasıl, eyi mi? Ulan deli, adam atsız hiç kasabaya iner mi? Başına bir iş
gelecek olsa, kaçmak zorunda kalsan seni yakalayıverirler: Onun için, at
elimde peşinde dolaşıyorum. Bir tanıyan olur. Bir şey olur. Binersin ata,
sürersin dağlara...
Memedin gözleri yaş ile doldu:
Sağol Ali Ağa, dedi. Sağol!
Ali:
Sen İnce Memedsin. Sen sağ ol kardaş!
Memed:
Sana bir şey söyleyeyim mi Ali Ağa?
Ali:
Söyle.
Hatçeyle karşı karşıya oturduk. İkimizin de nutku tutuldu. Bir laf bile
edemedik. Onu orada görmeyi hiç içim götürmüyor. Ben bir daha
gidemem. Gitsem de nutkum tutulur gene... Sen varıver yanına... Ne
diyor Hatçe, sor.
Ali:
Olur, dedi. Sen beni pazaryerindeki kahvede bekle. At pazaryerinin
öte ucundaki dutun altında bağlı. Bir şey olursa... Atlarsın üstüne.
Memed:
Atlarım.
Bir tuhaf, bir anlaşılmaz, bir ürperti vardı içinde. Sırtında soğuk soğuk
bir şeyler dolaşıyordu. Rahat değildi. Bir yerlere sığmıyor gibi bir hali
vardı. Kaçmak, bir şeyler kırmak parçalamak istiyordu. Kedere, korkuya
benzer bir duygu içinde. Bir çırpınma. Atın yanına kadar hızla yürüyerek
geldi. Görenler, sersem sersem yürüyen köylü çocuğuna acayip acayip

bakıyorlardı. Atın burnuna samanlar yapışmıştı. Yerden yeşil ot kopardı,
atın burnunu sildi. At demirkır bir attı. Lekeleri maviye çalan büyücek
lekelerdi. Sağrıya doğru kınalanıyordu. Atın başını okşadı, kahveye geldi.
Bir çay söyledi. Çayı getirdiler. Hatçe geldi gözünün önüne. Hatçe çok
değişmiş, yüzü sapsarı olmuştu. Gözlerinin altı çürümüştü. Yüzü
şişmanlamıştı ama, halsizliği; bitkinliği belliydi. Yüreği parça parça oldu.
Gözlerinden masanın üstüne damlalar düşmeye başladı. Eğreti
oturuyordu zaten. Çekinerek. Çayını içti, bitirdi. Merakla Aliyi beklemeye
başladı. Gözleri Alinin geleceği yola dikildi.
Sokağın ucundan Ali göründü. Yüzü asılmıştı. Memed onu karşıladı.
Atın olduğu yana döndüler.
Ne söyledi?
Sorma.
Kötü mü?
İyi de değil.
Memed yüreği taşarak:
Söyle söyle! Biliyordum zaten. İçimde bir dert vardı. Durdurmuyordu
beni. Söyle!
Hatçeyi Kozan mahpusanesine götürüyorlar bu Çarşamba.
Hatçe hakkını helal etsin, dedi. Ağır cezalıymış Hatçe. Bura
mahkemesi kararı öyle vermiş. Irazı da götürüyorlar beraber.
Bunu duyunca, ilkin yıldırımla vurulmuşa döndü. Az zaman sonra
kendisine geldi. Aliyi unutmuştu. Kendi kendine gülümsedi. Bütün
Çukurova, ağacıyla, otuyla, taşıyla, toprağıyla kasabasıyla sarı pırıltılara
kesti. O, gülmesini sürdürüyordu. Sonra birden ata atladı. Bir an içinde
değişip, bambaşka bir İnce Memed olmuştu.
Düş Önüme Ali Ağa. Oldu.
Ali atın önüne düştü. Kasabayı hızla çıktılar. Binboğayı geçtiler.
Dikirlinin üst başında şimdi Karaçalı Osmanın portakal bahçesi bulunan
yere geldiler.
Ali atın başını tutup durdu. Memedin gözlerinin içine bakarak:
Ne var? Ne oldu? Bana da söyle!
Memed attan indi. Gülümseyerek Alinin elini tuttu:
Yolu bekleyeceğim. Hatçeyi candarmaların elinden alacağım.
Ali:
Sen deli misin? diye kızdı. Çukurovanın ortasında, gündüz gözüne
candarmaların elinden kız almak!... Sen deli misin?



24

Kapıdan içeri bir top sevinç halinde girdi. Cabbar Memedi tanıdı
tanıyalı hiç böyle görmemişti. Sefil Ali de görmemişti. Memedi böyle
sevinçten kanatlanmış görmek bir hoşlarına gitti. Memed oynak türküler
söylüyordu damın içinde dolaşarak:
Armut dalda beşimiş
Tan yerleri ışımış
Anası yorgan vermemiş de
Ak memeler üşümüş.
Böyle bir türküyü Memedin ağzından duyacaklarını az önce birisi
söyleseydi, imkanı yok inanmazlardı.
Sefil Ali, diye gürledi. Her zaman çok durgun, ölçülü konuşurdu. Al
sazı da oynak havalardan çal!
Sefil Ali hiçbir şey söylemeden vardı, duvardan sazı indirdi, çok oynak
bir hava çalmaya başladı. Hem çalıyor, hem söylüyordu. Vardım baktım
demir kapı sürgülü-Siyah saçlar sırmayılan örgülü...
Memed de karışıyordu Sefil Aliye.
Bir ara kapıda durakalmış Topal Aliyi gördü, koluna girdi. Sefil Aliye
de, bir halay havası çal, dedi. Sefil başladı çalmaya, ötekiler başladılar
ortada dönmeye. Sonra Memed soluk soluğa, halayı bıraktı, arkasını
duvara verip oturdu. Duramaz bir hali vardı. Parmakları oynayıp
duruyordu.
Cabbar! dedi.
Cabbar:
Buyur Ağa.
Gün bugündür, kardaş.
Nen var? Bir şey mi oldu?
Gün bugündür. Yiğitlik gösterecek gün...
Şaşırtma adamı, allasen.

Memed ayağa kalktı. Üstündeki çocuk giyitlerini çıkardı, damın bir
köşesine attı, kendininkileri giydi.
Ayağındaki ayakkabının yüzü kalın Maraş derisindendi. Kırışık, koyu
kırmızıydı. Tabanı da otomobil lastiğindendi. Şalvarı şayaktı. Kahverengi.
Soydukları bir tüccardan almışlardı. Memedle Cabbar Kalaycı
dövüşünden dönerlerken birkaç hafta Maraş yolunu beklemişler, adam
soymuşlardı. Paraları, giyitleri, cephaneleri ondandı.
Soygunculuklarından çok memnundular. Maraş yolunu tutmaya gene
gideceklerdi. Kemerleri, tüfeğin kayışları gümüş işlemeliydi. Çok güzel
işlenmişti. Başından fesi atmış, yerine mavi bir ipek yağlık sarmıştı.
Şayak şalvarı benek benek karaydı. Tabancasını kabıyla birlikte, o yörük
beyi göndermişti. Son derece güzel, klaptan işlemeydi.
Fişeklikleri göğsüne, çaprazlama, çift sıra üstüne bağlardı. Onlar da
klaptan işlemeydi. Yörük beyinin hediyesiydi.
Cabbar merakla sordu:
Ne var Memed? Söylesene!
Memed:
Gün bugündür.
Topal Ali kapının ağzında, belini duvara dayamış gülümseyerek
duruyordu.
Cabbar:
Topal, sen söyle! dedi.
Topal:
Çarşamba günü kasabadan Kozana götürüyorlar Hatçeyi.
Candarmaların elinden alacak oluyor yolda. Ona seviniyor işte.
Cabbarın ağzından çıt çıkmadı. Yüzü asıldı. Sefil Ali de konuşmadı.
Zaten karışmazdı bu işlere.
Memed işi çaktı. Oralı olmadı. Cabbarın yüzü asılırsa asılsın. O
kimseden yardım beklemiyordu. Ya herro, ya merro demişti.
İlk tanıştıkları günlerde, Sefil Ali bir Köroğlu hikayesi söylemişti.
Köroğlunun zuhuru: Günlerdir, Memedin kafasında o Köroğlu dönüyordu.
Şöyle rivayet ederlerkim:
Vaktiyle Bolu şehrinde... der başlardı.
Sokakta bir küçücük köpek görmüş Köroğlu. Köpek küçücük, el kadar.
Dört beş kocaman kocaman köpek, araya almışlar küçük köpeği.
Saldırırlar. Küçük köpek kaçmaz, kendini savunur. Savunduğu gibi, onları
yener de... Her birini bir yana dağıtır, yoluna gider.
İşte Köroğlu bunu görür. Bu dövüşü seyreder. Demek, der Köroğlu, bir
küçük köpek!... Yürekli olunca...




Ondan sonradır ki Köroğlu, Köroğlu olur. Korkmaz. Babasının başına
da o iş gelince çıkar dağa.
Köroğlu, duydu duyalı, Memedi çok çekiyordu. Köroğlunu dinledikten
sonra, bir daha yemin etmişti Ağayı öldüreceğine.
Ne yüzünü ekşitiyorsun Cabbar kardaş?
Cabbar:
Hiç.
Korkma, sana işim düşmeyecek.
Cabbar:
Hiç!
Memed:
Ne hiçi?
Cabbar:
Hiç!
Memed:
Yaaa!
Cabbar:
Yanarım sana.
Memed:
Bre Cabbar, diye öfkelendi. Bana hep yanarsın sen zaten.
Cabbar:
Babayiğitsin. Yanarım.
Memed:
Neden ola?
Cabbar:
Yanarım işte.
Sebebini söyle!
Cabbar bu sefer iyice öfkelendi, bağırmaya başladı:
Çukurovanın ortasında, düzlüğünde, gündüz gözüne, o kadar köyün
arasından candarmaların elinden insan alacaksın, öyle mi? Çukurova
kapan demektir. Eşkıya kapanı. Kim düşmüşse Çukurovaya çıkamamıştır
dışarı. Yanarım sana. Üstelik sen Çukurovanın yolunu da bilmezsin.
Yanında Recep Çavuş gibi biri olsa gene neysem ne! El yordamıyla
Çukurovaya inilir mi?
Memed kasıldı. Dimdik, bir kaya parçası gibi durdu:
Sen şimdi benimle gitmeyecek misin? Onu söyle.
Cabbar:
Ben gidip de kendi elimle kapana giremem.
Açık söyle, kapanı mapanı bırak da. Gidecek misin, gitmeyecek


misin?
Cabbar:
Gidemem.
Memed:
İyi. Sen söyle Sefil Ali, benimle gelecek misin?
Sefil Ali:
Ben Çukurovayı bilmem ki kardaş, ben Çukurovadan korkarım. Benim
sana bir faydam olmaz ki... Zararım olur. İstersen gelirim de. Arkadaş için
değil mi?
Cabbar Sefil Aliye öldürürcesine bir bakış fırlattı.
Memed:
Demek böyle! dedi sustu.
O gece birlikte yemek yemediler. Her biri bir yana çekildi somurttu.
İçlerinde, en sevinçlisi Topal Aliydi.
Uyku zamanı Cabbar:
Siz uyuyun. Ben nöbetçi kalırım, dedi.
Ötekiler, Memed uyudu.
Gece yarısı, Cabbar Memede yaklaştı, dürttü, Memed öfkeyle kalktı
oturdu. Uyumuyordu. Sert sert:
Ne istiyorsun benden Cabbar? Arkadaşlığını yaptın işte! Daha ne
istiyorsun benden?
Cabbar:
Kardaş! dedi.
Memedin elini iki eli arasına aldı:
Kardaş!
Yaptın arkadaşlığını, diye güldü öteki.
Vazgeç bu işten. Hatçeyi nasıl olsa bırakacaklar. Şahitler hep
ifadelerinden dönmediler mi? Hep Hatçenin tarafını tutmuyorlar mı?
Hakime, Veliyi Memed vurdu demiyorlar mı? Bırakacaklar.
Memed:
Döndüler ya, para etmiyor. Para etse Ağır Mahkemeye gönderirler mi
Hatçeyi? Ağıra gönderiyorlar, Kozana. Anladın mı? Benim yüzümden
sürüm sürüm sürünüyor mapuslarda. Ya ölürüm, ya kurtarırım. Sana gel,
demem. Gelmesen daha iyi olur. Bu, yüzde doksan ölüm demektir. Aklı
başında bir adam kendini ölüme atmaz.
Cabbar:
Senin için her şeyi yaparım Memed ama, bu düpedüz delilik. Göre
göre kendini ateşe atmak demek. Yazık bize. Yazık sana. Senin için
kardaş... Gel sözümü tut. Kırma beni. Nolursun Memed, kırma beni. Sen


böyle bok yoluna gidersen yüreğime dert olur. Gel, etme bunu kardaş!
Memed:
Hiç söyleme Cabbar kardaş. Nefesine yazık değil mi? Söyleme.
Yüzde yüz öleceğimi bilsem, gene gideceğim. Ben böyle yaşayıp da
nolacak yani! Hiç söyleyip de nefesini tüketme.
Cabbar:
Sen bilirsin, dedi. Kendi düşen ağlamaz.
Elini bıraktı, köşeye çekildi.
Cumartesi, pazar, pazartesi Memedle Cabbar birbirlerinin yüzlerine
bakamadılar. Birbirlerinden kaçıyorlardı. Memed, çok erkenden kalkıp
dağa çekiliyor, karanlık kavuştuktan sonra dama geliyordu. Salı sabahı,
daha gün doğmadan, Memed kalktı Topal Aliyi uyandırdı:
Ben gidiyorum Ali Ağa.
Ali yataktan sıçradı:
Bu iş yalnız olmaz, dedi. Üstelik sen Çukurovayı bilmezsin. Ben de
seninle geleceğim. Güldü. Kurşun sıkacak sanma beni ha! Sen sıkarsın,
ben uzaktan seyrederim. Saklanırım bir yere, seyrederim.
Sana iyi bir at bulacağım Çiçeklideresi köyünden. Ben de bineceğim
bir ata. Sana haber ulaştıracağım. Dağa yakın bir yerde pusu kuracaksın
candarmalara... Sıtırın kamışlığında. Sen dur, ben Çiçeklideresine
gideyim. Olur mu?
Memedin sevinçten gözleri parladı. Topal Alinin boynuna sarıldı, öptü:
Senin, dedi, bu iyilikleriyin altından nasıl kalkarım Ali Ağa?
Ali:
Ne iyiliği bre kardaş, diye kederli kederli başını salladı. Kırdığımı
bitiştirmeye çalışıyorum ben.
Hızla yürüdü gitti.
Bir iki saat sonra, gün değerken, damın kapısında bir patırdı oldu. Bir
atın hızla, gürültüyle soluk alışı duyuldu. Memed dışarı çıktı:
Ali Ağa, dedi gülerek, yaşasın:
Ali:
Düğün atı bu at. Süsledim.
Atın boynuna mavi boncuklar, renk renk kordelalar asılmıştı.
Eyeri, dizgini sırma işlemeliydi.
Düğün atı.
Topal Ali:
Bir de yamçı getirdim. Büyük yağmur var. Hem yağmur için, daha çok
da...
Cabbar:


Eeee?
Silahını kimse görmez. Çekersin üstüne, yalnız başın görünür.
Haydi vakit geçirmeyelim.
Memed ata atladı. Topal Ali de arkasından...
Cabbar kapının eşikliğinde durmuş, onlara kıpırdamadan bakıyordu.
Sefil Ali de öyle. Cabbarın yüzü, ölü yüzü gibi sararmıştı. Orada bir Hitit
heykeli gibi donmuştu.
Memed atı kapıya sürdü. Cabbarın yüzüne bakmadan:
Hakkını helal eyle Cabbar kardaş, dedi sesi bozularak. Sen de
hakkını helal eyle Sefil Ali!
Cabbar hiç durumunu bozmadı. Gerçekten bir Hitit heykeli gibi, orada
öylece kıpırdamadan kaldı.
Sefil Ali:
Helal olsun kardaş, dedi.
Atları, bayırdan aşağı hızla sürdüler.
Cabbar uzun zaman olduğu yerde kıpırdamadan öyle kaldı.


25

Yağmur çiseliyordu. Güneşli bir yağmur. Bir zaman açıyor; sonra gene
usul usul çiseliyordu. Kamışlar ıslanmışlardı. Üstlerinden sular
süzülüyordu. Sular yapraklarda kabarcıklanıyor, güneşte parlıyordu. O
zamanlar Sıtırın alt yanında büyük bir kamışlık vardı. Yol kamışlığın üst
başından, mersinle örtülü dağın eteklerinden geçerdi.
Kamışlığa Küçük Çınar köyü üstünden indiler. Gün batarken yağmur
da dindi.
Topal Ali:
Yamçıyı aldığıma iyi etmemiş miyim? diye sordu.
Memed:
İyi, dedi.
Yağmur da durdu.
Gene başlar.
Çukurovada pusu kurmak için bu kamışlıktan iyi yer yok.
Memed:
Bre Ali Ağa, dedi, sen bu kadar çok şeyi nasıl belledin? Çukurovayı
taş taş biliyorsun.
Topal Ali:
Gençliğimde Çukurovadan at çalar, dağlara götürürdüm. Anladın mı
şimdi Çukurovayı neden iyi bildiğimi?
Anladım. Bu yoldan geçecekleri muhakkak mı?
Topal:
Kozana iki yoldan gidilir. Biri Çukurköprünün yolu, biri de burası.
Yağmur yağdığı iyi oldu. Çukurköprü yolundan çamurdan çıkamazlar,
gömülürler. Bu yüzden, muhakkak buradan gelirler. Burası çok iyi.
Buradan daha iyi pusu yeri bulunmaz. Yapacağını yapar, hemen atarsın
kendini dağa. Cabbar böyle olduğunu bileydi gelirdi.
Cabbar lafını duyunca Memedin yüzü gerildi.
Topal Ali:
Vallahi de gelirdi, dedi. O korktu. Dal gündüz, ovanın ortasında


sarılacağımızdan korktu.
Memed gene sustu.
Korktu, dedi. Bir korktu ki... O ne hin oğlu hin o! Ne kadar eşkıya
ovaya inmiş, ovada gezmişse, hepsinin öldürüldüğünü, bir tekinin bile
dağa dönmediğini bilir.
Memed merakla sordu:
Bir teki bile dönmedi mi?
Topal:
Bir teki bile.
Azık çıkınını açıp, yemek yemeye başladılar. Ağır ağır çiğneyerek
yemeklerini yediler.
Topal:
Ben gideyim de kasaba yoluna, onların arkasınca geleyim. Sen dağa
çekil de uyu. Şafaklayın kamışlığa gir. Atı orta bir yere bağla.
Görünmesin. Sen de yolun ağzına gel! Ben gidiyorum. Yarın ikindi üstü
onlar buradalar.
Topal ata bindi, doludizgin kasabaya sürdü.
Topal gözden yiter yitmez, Memed de ata bindi, dağa çekildi. Bir
taşocağına indi. Taşocağına sular toplanmıştı ama, taşocağı siperliydi.
Yağmur yağsa bile insanın üstüne düşmezdi, mağara gibiydi. Ocağın
çukuru su doluydu. Çukura taş yığmaya başladı. Atı tam üstteki büyük
meşe ağacına bağladı. Yamçıya sarılıp, yığdığı taşların üstüne yumuldu.
Bir zaman kendinden geçiyor, sonra hop diye ayıkıyordu. Şafağı böyle
etti.
Şafaklayın ata atlayıp, kamışlığa geldi, atı, ta kamışlığın ortalarına
sürdü, bir kamış köküne iyice bağladı.
Akşamdan beri bir hoştu. Bedeninin her yeri sızlıyordu. Büyük bir
kamış kümesine sırtını dayadı oturdu. Kamış kümesine sarıca arılar
petek üstüne petek yapmışlardı. Örümcekler kamışlardan kamışlara
ağlarını germişlerdi. Kamışlar pürçüklenmişti. Pürçükler tozakıyordu.
Kamışların pürçüklerine gün vurdu derken.
Beklemek kadar zor bir şey yok. Bekledi. Ne zaman?.. Öğle oldu. Bir
ıslak sıcaklık çöktü ovaya. İkindi oldu. Karşı dağların gölgeleri doğuya
doğru uzadı. Bu sırada Memed, bir kamış köküne dayalı tüfeğini aldı, yol
kıyısına yakın büyük bir kamış kökünün yanındaki çukura gitti. İkide birde
yolun ortasına çıkıp kasabadan yana bakıyordu. Görünürlerde
kimsecikler yoktu. Dişi dişini yiyordu. Döşen kurşunu yazıya yabana...
Nereye olursa olsun. Döşen! Kamışlığa, yola... Hırsından tepiniyordu. Her
dakika bir yıl oluyordu artık.



Sonra hançerini çıkardı, çukuru kazmaya başladı. Bütün gücüyle
kazıyor, toprağı avuçlarıyla dışarı taşıyordu. Soluk soluğa yola koştu, bir
şey yok. Elleri yanlarına düştü. Öyle kalakaldı. Ne gelen var, ne giden.
Umudu kesti. Gitti çukurdan tüfeğini aldı, geldi yolun ortasına dikildi. Gün
neredeyse batacaktı. Ta yolun ötesinden kımıldanan bir top karartı
göründü. Karartı gittikçe yaklaşıyordu. Yüreği hop etti.
Buna karşın kamışlığa gene girmedi. Az daha yaklaşınca karartı, dört
candarmanın önünde iki kadın olduğunu fark etti. Ağır ağır kamışlığa
çekildi. Karşı dağın üstündeki güneşin yarısı kalmıştı. Candarmalardan
en arkadaki uzun boylusunun bacağını nişan alıp tetiği çekti.
Candarma bağırarak döndü, yere kapaklandı. Memed makineli gibi
tarıyordu, sağı solu. Candarmalar afallamışlardı.
Memed:
Ulan karşınızda İnce Memed var. Bırakın o kadınları gidin.
Bir candarma daha düştü çığlık atarak. Öteki iki candarma da yoltın
kıyısıdaki su dolu hendeğe attılar kendilerini. Memede karşılık vermeye
çalıştılar. Karanlık kavuştu, yağmur da yeniden ufak ufak sepelemeğe
başladı. Kadınlar ortada öylece kalmışlardı. İkisini de korkunç bir
titremedir almıştı. Yolun ortasına, çamurların içine oturuverdiler sonra da.
Ulan candarmalar varın işinize gidin. Uğraşmayın bizimlen. Bir tabur bile
olsanız vız gelirsiniz.
Vurulanların bağırtısı, iniltisi göğü tutuyordu. Alın da arkadaşlarınızı
gidin. Alın da...Candarmalar bir ara ateşi kestiler. Kadınların da azıcık
akılları başlarına geldi.
Gözü körolası havdi, dedi, yavaş yavaş Memede gidelim.
Hatçe:
Bu da mı gelecekti garip başıma? diye inledi. Gidelim.
Yol boyunca sessiz sessiz süründüler.
Hatçe:
Memed! dedi.
Memed:
Geldiniz mi?
Göz gözü görmüyordu karanlıktan. Memed çukurdan yola atladı,
karanlıkta gölge gibi sallanan kadınlara doğru geldi. Ellerinden tuttu,
kamışlığa, atın yanına çekti. Candarmalar oraya buraya daha kurşun
sıkıyorlardı. At ayak seslerini işitince uzun uzun bir kişnedi. Memed atı
çözdü.
Binin, dedi. Binin de arkamdan sürün.
Kamışlığı çıktıklarında, candarmalar kurşunu kesmişlerdi. Yaralı


arkadaşlarıyla konuşuyorlardı.
Eteğe doğru, nalları kıvılcımlanan bir atlı, taşları birbirine katarak, son
hızla önlerinden geçti gitti. Biraz sonra da geri döndü.
Topal Ali olsa gerek diye Memedin içinden geçti.
Bir ses geldi usuldan:
İnce Memed! İnce Memed!.
Buradayız Ali, gel! diye bağırdı Memed.
Ali geldi yanlarında soluk soluğa durdu. Attan aşağı indi:
Memed kardaş, al atı, bin. Sonra Çiçeklideresine teslim et. Bu
eteklerde durma. Akçadağa çekil. Asım Çavuş ne kadar candarma varsa
çeker üstüne yarın. Yakayı ele verme. Ben sana ulaşırım. Bu gece ne
yap yap Çiçeklideresini tut. Oradan da Akçadağı... Durma. Doludizgin.
Allah selamet versin.
Arkasını döndü karanlığa karıştı.
Memed:
Bu iyiliğini unutmayacağım Ali Ağa.
Topal Alinin bıraktığı ata atladı.
Hatçe gel terkime, dedi.
Hatçe öteki attan indi, geldi terkisine bindi. Karanlıkta, dağlara yukarı,
doludizgin atı doldurdu.
Birkaç kere yolu şaşırdı. Sonra buldu. Gün doğmadan Çiçeklideresine
yetiştiler. Doğru köyün içine sürdüler. Ortadaki herhangi bir evin önünde
durdular.
Memed bağırdı:
Dışarı çıkın hele!
On sekiz yaşında gösteren bir delikanlı açtı kapıyı. Onları görünce
gülümsedi, sevindi. Geldi atların başını tuttu. Ahıra çekti. Atlar köpük
içinde kalmıştı.
Hatçeyle Iraz iki büklümdü. Titrer gibi bir halleri vardı. Yüzleri
alacakaranlıkta kararsız, karmakarışık, şaşkın görünüyordu. İçeri girdiler.
Evin kadınları ocağı yakmışlar, ocağın başına da döşekler sermişlerdi.
Döşeklere yorgun oturdular.
Memed:
Ev sahipleri, diye konuştu, ben iki günlük acım.
Şimdi, şimdi İnce Memedimiz, dediler.


26

Abdi çökmüştü. Zayıflamıştı. Avurdu avurduna geçmişti. Kahvede
akşamlara dek kulağının dibinde İnce Memed lafı ediliyordu. Buna ifrit
oluyordu ama, ne gelirdi elden. Elin ağzı torba değil ki çeke bağlayasın.
Öfkesinden çarşıya sığmıyor, Maraşlı Mustafa Efendinin dükkanından
Tevfiğin kahvesine, Tevfiğin kahvesinden Horoz Remzinin manav
dükkanına, oradan arzuhalci Siyasetçi Ahmede mekik dokuyordu. Her
oturduğu yerde kimsenin ağzını açtırmadan saatlerce konuşuyordu.
Görün işte! Görün işte malınızı. Çocuk diyordunuz. Ben bilmez miyim
onu? O ne yezid oğlu yezid. Şurayı iyi belleyin. Abdi demedi demeyin. O
Вы прочитали 1 текст из Турецкий литературы.
Следующий - İnce Memed - 1 - 24
  • Части
  • İnce Memed - 1 - 01
    Общее количество слов 3328
    Общее количество уникальных слов составляет 1697
    36.2 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.2 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    58.1 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 02
    Общее количество слов 3340
    Общее количество уникальных слов составляет 1610
    36.2 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    54.0 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    61.7 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 03
    Общее количество слов 3283
    Общее количество уникальных слов составляет 1654
    37.3 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    53.3 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    61.1 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 04
    Общее количество слов 3388
    Общее количество уникальных слов составляет 1750
    34.5 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.3 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.1 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 05
    Общее количество слов 3309
    Общее количество уникальных слов составляет 1704
    35.1 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.4 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    57.3 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 06
    Общее количество слов 3252
    Общее количество уникальных слов составляет 1727
    33.7 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    49.0 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    56.8 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 07
    Общее количество слов 3436
    Общее количество уникальных слов составляет 1599
    37.6 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    52.1 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    60.3 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 08
    Общее количество слов 3410
    Общее количество уникальных слов составляет 1677
    37.2 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    52.7 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    60.8 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 09
    Общее количество слов 3352
    Общее количество уникальных слов составляет 1660
    36.2 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.5 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.2 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 10
    Общее количество слов 3396
    Общее количество уникальных слов составляет 1704
    35.6 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.7 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.0 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 11
    Общее количество слов 3395
    Общее количество уникальных слов составляет 1644
    36.7 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.2 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    58.2 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 12
    Общее количество слов 3441
    Общее количество уникальных слов составляет 1602
    37.1 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    53.6 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.9 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 13
    Общее количество слов 3336
    Общее количество уникальных слов составляет 1768
    34.5 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.2 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    58.1 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 14
    Общее количество слов 3383
    Общее количество уникальных слов составляет 1679
    34.5 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.0 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    57.8 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 15
    Общее количество слов 3432
    Общее количество уникальных слов составляет 1610
    37.7 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    54.0 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    61.2 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 16
    Общее количество слов 3456
    Общее количество уникальных слов составляет 1636
    35.7 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.8 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    58.5 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 17
    Общее количество слов 3302
    Общее количество уникальных слов составляет 1548
    35.5 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.9 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.6 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 18
    Общее количество слов 3322
    Общее количество уникальных слов составляет 1795
    33.7 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    46.7 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    53.5 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 19
    Общее количество слов 3415
    Общее количество уникальных слов составляет 1620
    35.6 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.3 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    57.6 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 20
    Общее количество слов 3344
    Общее количество уникальных слов составляет 1650
    37.4 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    53.0 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    60.9 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 21
    Общее количество слов 3442
    Общее количество уникальных слов составляет 1729
    36.4 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.9 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.3 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 22
    Общее количество слов 3346
    Общее количество уникальных слов составляет 1714
    36.9 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    51.7 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    59.9 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 23
    Общее количество слов 3300
    Общее количество уникальных слов составляет 1668
    35.9 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.8 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    58.9 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 24
    Общее количество слов 3351
    Общее количество уникальных слов составляет 1774
    34.2 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    50.0 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    57.6 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 25
    Общее количество слов 3364
    Общее количество уникальных слов составляет 1658
    36.2 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    53.7 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    60.2 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов
  • İnce Memed - 1 - 26
    Общее количество слов 2886
    Общее количество уникальных слов составляет 1519
    37.4 слов входит в 2000 наиболее распространенных слов
    53.5 слов входит в 5000 наиболее распространенных слов
    62.0 слов входит в 8000 наиболее распространенных слов
    Каждый столб представляет процент слов на 1000 наиболее распространенных слов