Yılanların Öcü - 12

Total number of words is 2739
Total number of unique words is 1531
33.8 of words are in the 2000 most common words
47.5 of words are in the 5000 most common words
54.2 of words are in the 8000 most common words
Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
Fatma'nın sesi çıkmadı. Karşılık alamayınca daha çok bağırmaya başladı Haceli: "Uyudun
mu kahpe soyu?"
Fatma, zor güç toparlandı: "Uyumadım, uyumadım!" dedi. "Ne bağırıyorsun deli deli,
emecek misin?"
Beride Bayram'ın yüreği yeniden vurmağa başladı.
"Nerdesin gıu?" diye bağırıyor Haceli.
"Çukurdaaaa!" dedi Fatma. "Çukurda, cehennemin dibinde!" Ayağa kalkıp yürüdü.
"Ayakyoluna oturdum. "Fatma! Fatma!" Söyle, ne var?"
"Ulan soysuz! Temelin içine ayakyoluna mı oturulur?"
"Ne yapacaktım? Nereye gidecektim?"
"Vay namussuz! Vay dinikırık!.."
Bayram, avlu kapısını açıp girdi. Anasıyla burun buruna geldi girince.
"Nerdesin, Allanın ördeği?" dedi Irazca. "Nerdeyse Deli Haceli üstünüze geliyordu! Çıldırdın
mı sen?"
"Çıldırmadım, çıldırttım!" dedi Bayram. Karanlıkta yüzü kızar-
di. Böyle dediğine pişman oldu.
"Az daha üstünüze varıyordum vallaL O kadar taş attım, hiç haberin olmadı mı?"
Bayram sustu.
Irazca: "Hiç haberin olmadı mı?" dedi yeniden.
"Olmadı!" dedi Bayram.
"Haydi çabuk, yukarı gel! Haçça sorarsa, 'Ayakyoluna kaldıy-dım!' dersin. Ben, Ahmet'i
kandırdım: 'Baban bizi gözetlemek için bekledi dışarda!' dedim."
" 'Çukur dolduruyor' diyordun demin ya?"
"Avluya gelince anlattım: 'Bize görünmeden bekledi bizi!' dedim. 'Ayakyoluna da oturur,
şimdi gelir!' dedim."
"İyi akıl!.." dedi Bayram. "İyi akıl, ama karışık!"
Irazca:
"Kaymakam yarın geliyormuş, işe gitme!" dedi. "Şikât edelim! Çok kötü çullanmaya başladı
Muhtar üstümüze! Şikât edelim de bir tanıyalım bakalım!'
"Kaymakam, Onbaşıya havale eder..."
"Edemez havale! Ettirmeyiz! 'Kendin, kendi gözünle bakacaksın bizim davaya!' derim.
'Hazır ayağımıza kadar çıkıp gelmişin!' derim."
"İyi ya..." dedi Bayram.
Irazca: "Çapaları nere koyduk? Çapaları, küreği?.."
"Ne bileyim?"
Yukarı çıkarken Bayram Toman'ı hırlattı. Irazca kızdı: "(Hep bana inat yapıyorsun değil
mi?)" dedi içinden.
İçeri girdiler. Çocuklar serilmiş yatıyor. Haçça maçça yerlere serilmiş. Baktı Bayram,
kendisi de esnedi.
Irazca, ayağının ucuyla Haçça'ya dürttü:
"Kalk gelin! Kalk yorgun HaççamL Kalk kızım! Çapaları, küreği bul çabuk..."
Haçça kalktı. Düşüp dökülüyor. Kendinden geçip gitmişti. Uyku gözlerini bürümüş, akıyor.
Hayata çıkıp çapayı küreği buldu.
"Ahmet yatsın!" dedi Irazca.
Haçça: "Biz üçümüz mü gideceğiz?" diye sordu.
Irazca: "Üçümüz gideceğiz kızım! Yetmez miyiz?"
Haçça: "Yeteriz! Ama biraz çabuk olalım!"
Gelin kaynana yürüdü. Bayram arkalan sıra geliyor. Avlu kapısını çıktıktan sonra, Irazca:
"Sen öne düş Bayram!" dedi. "Ben en arkadan geleyim! Seyrek seyrek gidelim!"
"Askeriyenin gece talimi gibi!" dedi Bayram, öne düştü. Elinde kürek, yürüdü.
Köy içinden Haceli'yle Fatma'nın bıdırtıları geliyor. "Hâlâ tartışıyorlar!" dedi Bayram.
Irazca, arkada, hem yürüyor, hem sokurdanıyor:
"Ağzına sıçtığım! Bu yaştan sonra benim elimi kana bulayacak! Muhtarım diye geçmiş
köyün başına, işi gücü fırıldak! İşi gücü adam kayırmak! Deli Haceli'yi almış kanadı altına,
durmadan şımartıyor miskini: "Haceli Efendi temel kazdı! Haceli Efendi taş kırdı! Haceli
Efendi kerpiç kesti! Emecikleri boşa gitmesin Haceli Efendinin!.." Kerpiç kesmiş!.. Kerpicini
başında parçalarım ben onun! O Haceli Efendi de, Kara Bayram babanızın kölesi mi ulen
ırzıkırıklar!. Durun siz! Siz beni bilmiyor musunuz yoksa? Bana Karataş köyünde adı
üstünde Kara Irazca derler. Ben sizin hepinizi sulu dereye götürür, susuz getiririm! Ben
sizin kerpiçlerinizi başınızda parçalarım! Ben bu evyeri-ni size mezar ederim, mezar!.."
Çapalarla, küreklerle giriştiler. Vur ha vur! Vur ha vur! Un ufak ettiler Haceli'nin ala
kurumuş kerpiçlerini... Vur ha vur! Ay dolanıp Koca Dumlu'yu aşasıya...
17 DENGİ DENGİNE
Şafak söküyor.
Haceli, köy içindeki evyerinde uyandı.
Günün doğacağı yanda dünya tutuşuyor.
Ortalıkta ince bir ayaz var. Donduruyor.
Haceli, uykusunun içinde yataktan çula kaymıştı. Üstünde yorgan yok. Çımkışıp kalmıştı.
Uyanınca: "(Kazık gibiyim!)" dedi kendi kendine. Toparlanıp yatağa girmek istedi. Fatma
serilmiş. Kolunu bacağını açmış. Saçını başını dağıtmış. Doldurmuş yatağı. Uyuyor. Haceli
sokuldu. Ateş gibi yanıyor karısı. Uykunun sersemliği dağıldı birden. Gözünü iyice açtı. Baktı
karısına. Fatma'nın dolgun yüzü tanda pembeleşiyor. "(Ferik elması gibi ulan!)" dedi
içinden. Elini yorganın altından sokup Fatma'ya sürdü. Göğüslerinde gezdirdi. Uçlarını sıktı.
Fatma gerindi. Uzata uzata, "HelaaaaL" dedi. İnledi: "En helali!.." Haceli titredi. Sarılıp öptü
karısını. Sakalını yastığa sürdü. Belki yirmi gündür tıraş olmadığını düşündü. Sakallı
vakitlerinde öpmek isterse, Fatma yüzünü ekşitirdi. Görürdü gözlerinin kuyruğuyla.
Göğüsleri okşamayı sürdürdü. Fatma döndü, "Bu en helali!.." dedi, mırıldandı yeniden.
Sonra delirmiş gibi sarıldı kocasına. Haceli şaşırdı: "İlk!.." dedi. İlk görüyor Fatma'nın bu
halini. Ne kadar istiyordu bunu? Sarılıp öptü. Sakallan battı, kolları acıttı.
Fatma, nerde olduğunu, ne yaptığını bilmeden, silkinip gözünü açtı, açtı kapattı: "A'aa!.."
dedi birden. "Sabah olmuş!.." Kendini kurtarmak istedi. "A'aaa!.."
Haceli bırakmadı. Sıktı karısını.
Fatma çırpındı: "Sabah olmuş dedim Haceli!" Kurtuldu, yatağın öte başına kaydı. "Gören
olur!.."
Haceli yanaştı: "Kaçmasana gııı!" dedi.
Fatma: "Sabah olmuş! Beytullah Hoca görür..."
"Suuus! Sus!.." çekti Haceli. "Başlatma hocasından!.."
Fatma, itti kocasının kolunu:
"Sen delirdin mi? Yoksa aklını mı oynattın?.."
f|£ "Suuuss!.. dedim..."
"Sus! Sus!.. Sabah olmuş diyorum sana! Şafak geçip gider... Şimdi Beytullah Hoca ezan
okumağa çıkacak! Şimdi millet sokaklara dolacak! Sen hâlâ Sus! Sus!.. Deli misin, zırdeli
misin? Yoksa zırzırdeli
mi?»"
Haceli bir hamle daha yaptı: "SussL"
"Hiç üstüme gelme bu sabah Deli Haceli!" dedi Fatma. "Kıl kadar canım istemiyor?"
"Akşam?" diye sordu Haceli.
"İyi ya!" dedi Fatma. "Akşam..."
Haceli boşverdi çaresiz. Kızdı...
Fatma yüzünü ekşitti adamakıllı.
"Bugün bu sakalı kazıtmalı! Kaymakamın da huzuruna çıkacağız. Berber Melek Hasan'ın
önüne oturmalı sabahtan!.. "Köpürt sabununu, kazı arkadaş!" demeli..."
Fatma yan döndü. Bütün bedeni "keşkek gibi"ydi. Kar kaplı kayalık bir dağdan
yuvarlamışlar da aşağılara düşmüş gibiydi. İçinde yağmur sonu çimenlerinin ılık hali
olmalıydı; aahL On gün dokun-masalar. Burda, köyün ortasında serile serile yatsaydı!
"Nedir bu hoşnutluğun nedeni kız deli? Köyün içinde neden yatıyorsun utanmadan?" diye
soranlara, "Kara Bayram!.." demeliydi. Yatmalıydı. Bir ılık su akmalı yanı başında. Girip
uzanmalı içine. Tüm köylü çokaşmalı. Dostu düşmanı birikip bakmalı. Derin denizlerdeki su
kızları gibi çimmeli, çırpınmak. Akşamki Bayram'ı düşündü. "(İlk kez Fatma oldum dün
akşam!)" diye geçirdi içinden. "(İlk kez... Fatma...)" Bayram gözünün önünden gitmiyor.
"(Çatır çatır kır kemiklerimi Bayra-aam!)" dedi içinden. Sarıldı, öptü hayalinde. Yüzünü
yastığa sürdü. Üşümüş gibi yaparak kolunu kendi gövdesine sardı. Güldü sonra. Sonra ah
çekti. Ağlayacak gibiydi. İçindeki harman yangını alttan alta işliyor. Yel estikçe yangının
yalımları parlıyor.
Haceli gene yanaştı. Elini kabalarında gezdirdi. Göğüslerine doğru çıkıyor. Eli, derisini çize
çize gidip geliyor. Bir umutla karısını okşuyor.
Fırladı kalktı Fatma:
"Bir dalgamı bozuyorsun ki ulen erişildi!.." dedi. "Kalk gayri sen de! Yatakları götürelim!
Yada sen biraz daha yat, ben gideyim! Köyün
diline düşüreceksin beni! Hakkımızda türkü yaktıracaksın! "Almış da karıyı koynuna, köy
içine yatırmış!.." dedirteceksin! Akşam ben sana o kadar söyledim ekmeği yer yemez:
"Bırak beni, eve gideyim!" Bırakmadın! Muhtarın evine gitmelerin tuttu. Köy içinde karıyla
yatmayı sende gördü KarataşL Erişildi deli!.. Zırzırdeli, hınzır deli!.."
Saçını başını düzeltti. Dastarım örtündü. Tahta nalınları geçirdi ayağına. Yatağın ayakucuna
çöktü:
"Sen yatacak mısın daha?" dedi.
Haceli gerneşti. Esnedi. Tam yutacağı sıra lokmayı düşürmüştü ağzından. Sinirliydi.
"Cevap versene be!" dedi Fatma. "Yatacaksan adam gibi "Yatacağım!" de, ben gideyim!
Yok, yatmayacaksan yatakları götüreyim!.."
"Defol surdan gm!" diye bağırdı Haceli. Parladı birden. "Yatağını, yatmasını, sülalesini!.."
Okudu.
Fatma doğruldu: "Gideyim, pekey!" dedi hışımla.
" 'Gideyim, gideyim!' Git gidersen!"
Çekip Kara Bayram'ın evine gidebilmeli!..
Kendini gitmeğe karar vermiş saydı. Çok güçlü bir masal insanıydı şimdi. Masalın içinde
Kara Bayram'ın evine gidiyor. Doğrulmuş o yana yukarı. Haceli fırlayıp karşısına dikildi:
"Niyetin ne yana Fatmaa?" diye soruyor. Elinin tersiyle itiyor onu: "Ne yana mı? Canımın
istediği yana!" "Canın kimin yanına gitmek istiyor Fatmaa?" Çalımla karşılık veriyor:
"Canım, Kara Bayram'ı istiyor!.." Adım adım yürüyor. Ağır adımlarla... Tok tok!..
Ağır adımlar, masalın merdivenlerini çıkıp Bayram'a, Haçça'ya ulaşıyorlardı. İki kadın,
Bayram'ı ortalarına alıp, Haceli'ye karşı, dosta düşmana karşı, Karataş'a karşı, dünyaya
karşı canlarına sarıyorlar. Sararken masal bitiyor. İyi bitiyor. Üçü de sevişmenin tadını
çıkarıyor.
"Hani, ne gitmiyorsun?" diye bağırdı Haceli.
Fatma sıçradı kalktı birden. Masalsız kaldı. Güçsüz, dermansız kaldı! Kendine güç verecek
bir dost, bir destek yok çevresinde. Tutunacak bir dal yok. Yapayalnızdı Karataş'ta,
dünyada... Bir dalı olmalı... Yada, Haceli'yle yapacağı teke tek bir dövüşle ayırt etmeli her
şeyi, kendisi...
Irazca, her günkünden biraz geç uyandı bugün. Uyanır uyanmaz yorganı fırlatıp kalkamadı.
Düşten türeden yatamamıştı. On üç yılan birden aktı düşünde evin içine. Ayağına bacağına
saldırdı tür tür yılanlar. Cımbıldak Hüsnü oh çekti, güldü karşıdan. Zor düşlerdi, yoruldu
sabaha kadar... Bayram, Haçça, Ahmet, Şerfe, Osman, hep uyuyorlar. Baca deliğiyle küçük
camdan giren ışığın azlığında yüzlerini seçemiyor daha. Haçça'nın yönü Bayram'a doğru.
Yüzü uzamış gitmiş. Bayram da yüzyukarı yatıyor. Başı Haçça'ya dönük. Akşam, Bayram'ı
"çok kötü" bir işe sürdüğünü düşündü Irazca. Üç çocuktan sonra, gönlünü Fatma'ya
akıtmanın sorumuyla sarsıldı. "(Soğutmalı oğlanı çabuk!)" dedi. Ama erkekti. Erkeğin
yanmasına soğumasına güven olur mu? "(Kötü ettik, kötüüü!..)" dedi. Sonra, "Kötü ettik,
ama düşmandan da hıncımızı aldık. Allaah, evelallah, ahir Allah, daim Allah!.. Oh olsun!..
Aşağı Mahalle'nin delisi, karısını düzdürme-ğe gelmişmiş buraya! Ooooooh olsun!..)"
Haceli'nin komşu olduğunu düşünüyor. Yeni evin arkasında pencere olur. Fatma çıkıp çıkıp
oturur? Haçça bir sezinlemesin! Olgundu, iyi pişmişti, sabredilecek yeri bilirdi ama, alt yanı
bir kancıktı o da. Kancıklığı bir tutarsa!..
Baktı, nefes alıp veriyorlar birbirlerine karşı. Bir karış aralık yok ikisinin ağzı arasında.
Haçça biraz kıpırdadı. Kolunu Bayram'ın boynuna uzattı, çekti, "Uuuuuuhhh!" etti, soludu.
Oynattı dudaklarını.
"(Bunları baş başa bırakmalı!)" diye bir daha düşündü Irazca. Ne olursa olsun hayatın
ucuna bir göz ev çevirmeli bu güz. Yapmalı bunu. Bir daha zorlayacak oğlunu. Bu kez yüzde
yüz yaptıracak.
Haçça bir daha kıpırdadı. Bayram'ın yüzünü okşadı. Öper gibi yaptı." Gözünü açtığı zaman
kaynanasının uyanık olduğunu gördü. Toparlanıp kalktı.
Irazca: "Bugün iş yok ay kızım, niye kalktın? Yatıp dinlenseydin biraz..."
Haçça: "İyice sabah olmuş anacığım!"
Eli ayağı titriyor utançtan. Dastarım tartınıp dışarı çıktı. Tornan merdivenin başına
uzanmış. Köy içi ıpıssız. Cami taşında Beytullah Hoca ezan okumağa hazırlanıyor. Haceli'nin
evyerinde bir yatak. Üstünde bir kilim alarıyor. Haçça, kilime bakıp güldü. Sonra, hayat
oca-
ğındaki ibriği alıp ahıra indi. Ayakyoluna oturacak. Ahır sıcacık. Mallar sağı solu batırmış.
Yol bulup gübre deliğinin dibine vardı zor güç. Çömeldi. Çelik Paşayla Aymelek ayağa
kalkmış, yalaşıyor. Aymelek'in boyunduruk vurulan boynundan tüyler dökülmeğe başlamış.
Yavaş yavaş Çelik Paşanın boynuna benzeyecek onun da boynu. Memeleri gün geçtikçe
küçülüyor. Tam iki buçuğunda olan düvesi gelişemiyor bir türlü. Ne anasının memesinde
süt, ne kırlarda ot bulabilmişti zavallı.
"(İnek dediğin çifte koşulmayacak!)" dedi. "(Danasını emzirecek! Sağılıp süt verecek!..)"
Çelik Paşa, yaşını başını almış gidiyor. Sabanda, kağnıda kayış onun sırtında dönüyor.
Payına düşenden daha çok yük götürüyor Çelik öküz. "(Dengi dengine derler bu söz asıl
öküz milleti için. Zavallı Çelik öküz!..)"
Kağnıyı koşamadım Gedikten aşamadım Yanıveriri komşularım Dengime düşemedim...
"(Bu türkü senindir Çelik öküzüm!.. Yarı ömrün Aymelek'le geçti. Güz gelende bir tosun
aldık mı kalan ömrün onu yetiştirmekle geçecek: İnek dedik, boyunduruğu sana yıktık.
Tosun deyip gene sana yıkacağız. Tosun da senin sırtından yetişecek. Ama tam o yetişecek,
sen farıyacaksın. Ödenmez senin hakkın, hukukun!..)"
Kalkıp ibriği kapının dibine koydu. Samanlık kapısını açtı. Seleye saman doldurdu. Önce
Çelik Paşa'nın, sonra Aymelek'in, sonra Dorukız'ın, ötekilerin önüne saman koydu. Getirip
biraz da yeşil ot serpti samanların üstüne. Çelik Paşa'ya biraz çok koydu. Okşadı, kulağının
dibinden öptü öküzü. "Aslanım!.." dedi. "Göğe salmanın zamanı geliyor sizin hepinizi! Yavaş
yavaş alıştırmalı. Birden çıkarırsak, bozulur mallar. Bir parça saman, bir parça gök ot,
ondan sonra salıver, korkma!.." Aymelek'in sırtını sıvazlayıp döşünü dövdü: "Kızzım!" dedi.
"Has kızım, dorumum!.."
Çıkacaktı, aklına geldi: Deliğin dibindeki pislik öyle kaldı. Küreği aradı. Birdenbire vazgeçti
aramaktan. Anımsadı: Akşam Haceli'nin
kerpiçleri kırıp geldikten sonra yukarı çıkardılar küreği.
Kapıyı kapatmadan çıktı. Yukarıya, hayata koştu. İbriği bıraktı, küreği aldı. Yeniden indi.
Pisliği attı. Haceligil evi yaptığı zaman, evin önüne böyle pislik atacaklar. Kaynanası buna
dayanamıyor. Dayanılır mı? "(Biz de pisliğimizi dışarı atıyoruz işte!)" Durup düşündü:
(Bizim evin ardında ev yok ki!)" dedi sonra. "(Ev yok ya, yol geçiyor!)" Dört kürek gübre
atmayı düşündü üstüne. "(İnsanın pisliği görünmesin dışarda!)" Atmağa başladı. Küreği
doldurup deliğe doğru savuruyor. Savurdukça, kol arı bir erkeğin kolu gibi uzayıp geriliyor.
"(Ele almışken birikmiş gübreyi hep çıkarayım!)" dedi. "(Tavuklar dağıtır bunları dışarda! Bir
kağnı çalı getirip çevirmeli gübreliğin çevresini. Yola pislik olmaz hem! Ooof; işler üst üste
binmeye başladı! Gece çalış, gündüz çalış!..)" Ne kadar kerpici varsa ufaladılar Haceli'nin.
Haberi olduğu zaman burda durulmaz gayri. Kıyamet kopar. Ama kopar mı acaba? Haceli'de
kursak yok. "(Kıyamet koparmak istese, temeli doldurduğumuz zaman koparırdı. Haceli
pısırık! Haceli miskinin biri! Yazık o Fatma'nın çektiklerine!.. Al ahı var şimdi, Bayram dünya
değer. Kollan kuvvetli. Ah, bir ayrı odamız olsa. Sıcak suyumuz, leğenimiz olsa! Bayramın
ayağına pabuç bile olamaz o Deli Haceli! Meymenetsiz herif!.. Şu odayı, ne yapıp yapıp
çevirmeli bu güz! İçine bir duş yaptırsa Bayram, aaah, ikimiz orada yatsak!..)"
Kendi kendisiyle konuşuyor: "Ben ne isterim biliyor musun Bay-raam?" diyor yanında
Bayram var gibi. "Herkesin gözel bir evi olsun isterim! Şövle selaaaametçe!.. Hiç daraşık
çektirmeyen! Her karı kocaya birer oda. her karı kocaya birer duş; duşlara su!.. Su olmasa
bile ben tenekeyle kendim çekerim!.. Bir kuyucuk kazsak evin önüne! Amaaa!.. Kuyuyu
kazdık diyelim, ya pis sular nereye akacak? Ahırı samanlığı göl mü edelim? Yada sokağa!..
O zaman millete şan oluruz! Öğrenirler ne gün yatıp kalktığımızı!" Güldü. "(Şimdi anam
öğrenmiyor mu sanki? Daracık yerde su dokunuyoruz! Sular sağa sola çirpi-yor. Sabah
kalkıp bir bakıyor, her yan ıpıslak! Anlamazlığa furuyor kocakarı. Sanki dünyada kız oğlan
kız yaşamış! Bilmez mi hiç? O da sıkılıyor zavallım! Sıkılıyor ama, benim de canım
burnumdan çıkıp gidiyor. Bayram'la yatarken canım Bayram'a bir şeyler demek istiyor,
diyemiyorum! Öperken şap şap ses çıkarmak istiyorum, çıkaramıyorum! Dünya haram gibi!
Kayıtlı kocam haram gibi! Hırsızlık gibi
I
tıpkı!.. İnsan utanıp duruyor her gün! Ne olacak böyle utana utana?..)"
Küreği ahırda bırakıp çıktı: "(Hele ki uyanmışım demin! Az daha boynuna sarılacağım
adamın, kaynanam uyanıkmış! Görecek her şeyi! Yerin dibine geçtim valla!..)"
Haceli, hâlâ yatıyor köy içinde. "(Bunlar bizimle komşu olsa, Fatma, Bayram'a göz kor mu
acaba? Zavallı Fatma! Kadersiz!» O çapar herifle gün tükenir mi Allahım?)" Haceli
kerpiçlerin halini gördükten sonra ne olup biteceğini düşündü. Bir kızılca kıyamet kopar
mutlaka! Kaynanası, boş böğrüne bir taş vurup yıkar Haceli'yi. Yıkıyor. Sonra Fatma, "Al,
ne yapacaksan yap beni!" diye atıyordu kendini Bayram'ın üstüne. Bayram ne yapar? Atar
mı atardı bu deli Fatma! O da Aşağı Mahalle'nin suyundan içiyor. Nefsi olan her kancık Bay-
ram'ı ister! Onlar komşu olmasın. "(Fatma'nın yüzü çok yuvarlak! Dudakları iri! Memeleri,
butları yuvarlak! Tatlı!.. Birinci gün çelmese, ikinci gün çeler benimkinin aklını!..)" Durdu.
"(Ama sevmediğin bir herifle yatmak da ne azaptır kimbilir! Fatma nasıl sevsin bu Deli
Haceli'yi? Gözü gönlü olan bir kancık Haceli'yi sevemez! Valla sevemez! Ah, yanıyorum
Fatma'ya! Elimde bir çare olsa...)"
Haceli'nin yataktan doğrulup oturduğunu gördü. Hart hart kaşınıyor köyün içinde.
Kaşınmasını bitirdikten sonra, dirseğinin üstüne yan geldi.
Haçça içeri girdi. Kaynanası kalkmış. Bayram uyanmış.
"Ahıra indin mi?" diye sordu Bayram. Yüzüne bir tuhaf baktı.
Haçça: "İndim..." dedi usulca. Şaşırdı. Adam ne biçim bakıyor? Canı birden bir şey mi
istedi acaba?
"Irbık dışarda mı?"
ÖyL istekle soruyor ki...
"Dışarda, hayatta..."
Bayram kalktı. Kapıyı açtı, dışarı çıktı, ahıra gitti. "Gel!" mi demek istedi acaba? Bir yolunu
bulup gitse mi? "Oğlanın ardına düştü gitti!" der miydi kaynanası?
Fakat adamın hali de ne kadar belliydi!
Kalktı. "Tavukları salmayı unutmuşum ana, gidip salayım!" dedi, çıktı. Yürüdü hayattan,
indi merdivenden.
Gitti, avlunun köşesindeki kümesten tavukları saldı. Hemen
ahıra girdi. Kocası telaşla toparlandı. Sonra, baktı gelen Haçça'dır, bıraktı toparlanmayı.
Haçça, gidip boş yemleçlerden birine oturdu. "Çabuk!.." diye fısıldadı kocasına. Bayram
işini bitirip geldiğinde gene telaşlıydı. "Çabuk geldin..." dedi.
Bayram:
"Bir şey mi var Haçça?" diye sordu. Karısının gözlerinin içine baktı. Yoksa tartışacak mı?
Haçça seslenmiyor.
"Bir şey mi var gııı?" diye ikiledi Bayram.
"Yok bir şey canım!" dedi Haçça. "Bana, "Gel!" der gibi baktın, onun için geldim!.." Elini
kocasının ellerine uzattı. "Öyle sandım..."
Bayram ibriği bıraktı. Zaten ne yaptığını bilmiyor: "(Zavallı ömrümüz!..)" diye geçirdi
içinden. "(Biz de yaşıyor muyuz bu dünyada acaba?)"
Evin içinde anası var. "(Anamı geç, çocuklar var yahu!)" dedi içinden. "(Burda da hiç rahat
olmuyor!)"
18 ASI KUZU
I
Karataş'ın Muhtarı Hüsnü, sabahın erken saatinde işbaşı yaptı. Akşam görevlendirdiği
adamların hepsi şimdi işlerin peşine düşmüş olmalılar. İlk olarak bunu denetlemeli.
Mustafa'yı çağırıp tekmil aldı: "Anlat bir bir!" dedi.
"Her iş tamam!" dedi Mustafa. "Yalnız, bir tanesiyle bir tanesi olmuyor ağam!"
"Neymiş o bir tanesiyle, bir tanesi?"
"Çakır dayı, "Ben bu mevsimde asla kovan açmam!" diyor. (Adam haklı!)"
"Bak dürzüye! Onu da birinci boydan salmaya dahil etmeli! Martta hatırlat! Bu namussuzu
da azdırdık. Sivrelttiğimiz kazıklar götümüze batar zaten bizim! Kabahat bizde!.. Neyse...
Peki, bir tanesi
ne.'
"Bir tanesi de, ası kuzu bulamamış üyeler!.."
Muhtar düşündü. Neşesi kaçtı, sonra:
"Deli Haceli'yi çağır bana!" dedi sertçe.
Çabuk çıkıp gitti Mustafa. Haceli'yi hâlâ köy içindeki yatağında yatar buldu. Varıp başına
dikildi:
"Gece burda mı yattın Haceli Efendi?" dedi.
Haceli dönüp baktı:
"Oooo, sen misin Bekçi? Burda yattım..." dedi.
"Üşümedin mi?"
"Allah kahretsin yahu! Bir gecelik hovardalığa çıkalım dedik, ay akşamdan doğdu derler, o
hesap, bir ev yaptıralım dedik, dertli Irazca çıktı karşımıza, onunla başa çıkmaya çalışıyoruz
şimdi! Ana oğul bir olup bizim temeli doldurmağa kalktılar yahu Mustafa! Güya Kara
Bayram karışmıyor bu işe! Ama anasının fendi! Mahsus böyle gösteriyor! Çekip furacaksın
kır domuzu! Valla bak, burası benim tapulu, toprağım sayılır. Bir etek para verdim köy
sandığına. Bu para benim etimden. Tam yedi yüz! Kolay mı? Para mı var şimdi? Benim
toprağıma ne karışıyor bunlar? Para benim, keyf benim! İster temel kazar ev
You have read 1 text from Turkish literature.
Next - Yılanların Öcü - 13
  • Parts
  • Yılanların Öcü - 01
    Total number of words is 2772
    Total number of unique words is 1694
    30.7 of words are in the 2000 most common words
    42.0 of words are in the 5000 most common words
    48.8 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 02
    Total number of words is 2802
    Total number of unique words is 1635
    32.5 of words are in the 2000 most common words
    45.1 of words are in the 5000 most common words
    51.4 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 03
    Total number of words is 2793
    Total number of unique words is 1673
    33.8 of words are in the 2000 most common words
    46.0 of words are in the 5000 most common words
    52.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 04
    Total number of words is 2808
    Total number of unique words is 1551
    33.8 of words are in the 2000 most common words
    46.7 of words are in the 5000 most common words
    54.2 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 05
    Total number of words is 2836
    Total number of unique words is 1595
    34.4 of words are in the 2000 most common words
    47.1 of words are in the 5000 most common words
    53.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 06
    Total number of words is 2853
    Total number of unique words is 1611
    32.8 of words are in the 2000 most common words
    44.9 of words are in the 5000 most common words
    52.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 07
    Total number of words is 2771
    Total number of unique words is 1531
    35.1 of words are in the 2000 most common words
    47.7 of words are in the 5000 most common words
    54.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 08
    Total number of words is 2924
    Total number of unique words is 1438
    33.7 of words are in the 2000 most common words
    47.6 of words are in the 5000 most common words
    54.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 09
    Total number of words is 2770
    Total number of unique words is 1434
    35.4 of words are in the 2000 most common words
    48.4 of words are in the 5000 most common words
    55.4 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 10
    Total number of words is 2779
    Total number of unique words is 1594
    32.0 of words are in the 2000 most common words
    43.6 of words are in the 5000 most common words
    51.0 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 11
    Total number of words is 2647
    Total number of unique words is 1321
    36.4 of words are in the 2000 most common words
    51.0 of words are in the 5000 most common words
    58.0 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 12
    Total number of words is 2739
    Total number of unique words is 1531
    33.8 of words are in the 2000 most common words
    47.5 of words are in the 5000 most common words
    54.2 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 13
    Total number of words is 2879
    Total number of unique words is 1584
    31.7 of words are in the 2000 most common words
    43.6 of words are in the 5000 most common words
    50.2 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 14
    Total number of words is 2900
    Total number of unique words is 1583
    34.1 of words are in the 2000 most common words
    46.6 of words are in the 5000 most common words
    53.8 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 15
    Total number of words is 2745
    Total number of unique words is 1528
    32.8 of words are in the 2000 most common words
    45.1 of words are in the 5000 most common words
    51.6 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 16
    Total number of words is 2811
    Total number of unique words is 1561
    33.1 of words are in the 2000 most common words
    46.9 of words are in the 5000 most common words
    53.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 17
    Total number of words is 2846
    Total number of unique words is 1533
    35.9 of words are in the 2000 most common words
    49.1 of words are in the 5000 most common words
    56.4 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 18
    Total number of words is 2801
    Total number of unique words is 1599
    32.3 of words are in the 2000 most common words
    45.5 of words are in the 5000 most common words
    52.6 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 19
    Total number of words is 2838
    Total number of unique words is 1662
    33.0 of words are in the 2000 most common words
    46.5 of words are in the 5000 most common words
    53.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 20
    Total number of words is 2799
    Total number of unique words is 1583
    33.9 of words are in the 2000 most common words
    46.6 of words are in the 5000 most common words
    53.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 21
    Total number of words is 2775
    Total number of unique words is 1623
    31.8 of words are in the 2000 most common words
    45.0 of words are in the 5000 most common words
    51.8 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 22
    Total number of words is 2821
    Total number of unique words is 1524
    36.0 of words are in the 2000 most common words
    48.6 of words are in the 5000 most common words
    54.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 23
    Total number of words is 2970
    Total number of unique words is 1600
    31.6 of words are in the 2000 most common words
    45.5 of words are in the 5000 most common words
    51.5 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 24
    Total number of words is 2671
    Total number of unique words is 1683
    30.1 of words are in the 2000 most common words
    43.5 of words are in the 5000 most common words
    50.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Yılanların Öcü - 25
    Total number of words is 9
    Total number of unique words is 9
    33.3 of words are in the 2000 most common words
    44.4 of words are in the 5000 most common words
    66.6 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.