Demokrasinin Kilit Taşı - 26

Total number of words is 2892
Total number of unique words is 1840
27.4 of words are in the 2000 most common words
39.6 of words are in the 5000 most common words
46.0 of words are in the 8000 most common words
Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
Bir başka olağanüstü kurultayı hatırlıyorum. İnönü-Gülek mücadelesinde suçlu benim diye kürsüye çıkanları düşünüyorum. Bu sefer, İnönü’nün haklı politikasına ne kadar katkıda bulunuluyordu. Satırcıların taktikleri var mıydı? Olacak mıydı? Yoksa en büyük o, bu kurultayı alırsa Paşa’nın kişiliği ancak alır mı? deniliyordu. Bildiğim birşey varsa, Paşa, partinin tepesinde olduğu gibi kurultayda da yalnızdı.
Olağan üstü kurultaylarda gündem maddesi tek bir konu olur. O konu enine boyuna tartışılır, konuşulur. Demokratik kurallar zinciri içinde ve pozitif hukuk kurallarına göre, (bunlar tüzüklerdir, siyasi partiler kanunudur, yönergelerdir) bir sonuca bağlanırdı. Bu kurultayda İnönü tarafını tutan 575 delege, Ecevit tarafını ve son merkez yönetim kurulu tarafını tutan 735 delegeyle sanki önceden konuşup tartışmışlar ve bir sonuca varmışlardı. Kurultayın görevi ise bu sonucu resmiyete çevirmek ve onaylamaktan ibaretti.
İnönü’nün söylediği şeyler değildi alkışlananlar. Onu düşüncelerinden ayırarak hayali bir yere oturtuyorlar ve alkışlıyorlardı. “Seni çok seviyoruz ama biz senin gibi düşünmüyoruz” alkışlarıydı bunlar. Yani bu hareketler Paşa'nın fikirlerini hafife alan, moral değerlerden yoksun bir taktikten başka bir şey değildi. Zaten Paşa kurultaydan çok önce, yeterince hedef yapılmış yeni politikanın karşısında Satırcıların başındaymış ve ortanın soluna karşı imiş gibi gösterilmişti. Sabahtan beri kulakları tırmalayan gürültüler birden sustu. Mesele güven oyuna döndürüldü. “Evet” sözü merkeze güven oyunu, “hayır” ise güvensizliği ifade edecekti. Herkes eline kağıt kalemi almış, nefes kesmişti. Sadece evet ve hayır sesleriydi ortalıkta duyulan. Oylama sırası parti meclisine gelince, İnönü, eliyle “hayır” işareti yaptı. Parti meclisi hiç oy kullanmasa bile, Ecevit taraftarları güven oyu almış görünüyordu. Parti meclisi üyelerinden Mehmet Delikaya, Hıfzı Oğuz Bekata, Kemal Demir, İlyas Kılıç, Talat Orhon, Necdet Uğur, Hayrettin Uysal, Ahmet Şener ve ben red oyu vermiştik. Sıra parlamenterlere geldi. Senatörlerden 20’si hayır, 13’ü evet dedi. Milletvekillerinden ise 83 hayır, 56 evet çıkmıştı. Birinci Erim Hükümeti'nde Enerji Bakanı olan İhsan Topaloğlu, Ecevitçi’lerden yana oy kullanınca alkışlanıp nümayiş yapıldı. Kurultay başkanı Sırrı Atalay dökümsüz olarak yapılan oylamada Parti meclisinin güven oyu aldığını ilan etti.
CHP’nin kuruluş dilekçesini yazan adamdı. Partinin kuruluşundan bu yana acaba böyle azizlikle karşılaşacağı hiç aklına gelmişmiydi? Ama o İnönü idi, çok güçlüydü. Demokratik kurallara dayanırdı. Demokraside çoğunluk, kendi inandığını ya da inandırıldığını seçerdi, çoğunluğun inandığı şeyin doğru olup olmadığını zaman gösterirdi. Basının yazdığına göre eğer parti meclisine güvensizlik oyu verilseymiş , İnönü’nün kullanacağı kendisinin düzenlediğini bildirdiği listede Nazif Aslan, Mehmet Aslantürk, Sırrı Atalay, Şeref Bakşık, Hıfzı Oğuz Bekata, Zihni Betil, Sadrettin Çanga, Kemal Demir, Bülent Ecevit, M.Emin Erdinç, S.Sadi Pencap, Hüdai Oral, Kemal Satır, M.Kemal Yılmaz, Cengizhan Yorulmaz, Nermin Neftçi, Nail Gürman ve diğerleri varmış.
Olağanüstü Kurultay'ın delegeleri genel başkanları, İnönü’nün isteğine karşı çıkmış ve çoğunluğu Ecevit’çi olan Parti Meclisi'ne dolayısıyla Merkez Yönetim Kurulu'na güven oyu vermiştir. İnönü 34 yıl sonra verilen bu oylar sonucu, Cumhuriyet Halk Partisi Genel Başkanlığı'ndan istifa etti. Şoförü ile gönderdiği istifa dilekçesine şöyle yazmıştı:

“5. Olağanüstü Kurultay'ın 7 Mayıs günlü toplantısında verdiği karar sonucu olarak CHP Genel Başkanlığı'ndan çekildim.”
Tüzüğün 28. maddesi, “Parti Genel Başkanı kurultay tarafından gizli oyla ve üye tam sayısının salt çoğunluğu ile seçilir” diyordu. Bu durumda CHP genel merkezinin derhal bir kurultay toplayarak yeni genel başkanı seçmesi gerekiyordu ve tüzüğün tanıdığı süre 7 gündü.
Biz kurultayla uğraşırken Ürgüplü, Başbakan olarak Hükümet kurmak için temaslar yapıyordu. Adalet Partisi'nden 8, CHP’den 5, bağımsmızlardan 6, DP’den 3, MGP’den 2 bakan alacağı sözleri dolaşıyordu ortalıkta.
5. Olağanüstü Kurultay'ın zaferiyle, Kırıkoğlu bir beyanat vermiş, “Ayak uyduramıyan fırlar gider” ve “Ben padişah değilim” sözleri, beyanatının çarpıcı yanıdır. Kırıkoğlu bu beyanatında ayrıca, “Sayın Genel Başkan'ımızın gücü yetiyorsa, bu gücünü kurultay delegeleri üzerinde göstereceğine CHP’yi her seçimde 26 yıldır yenen rakiplerimize gösterseydi.. Şu anda Ürgüplü’ye yardımcı olmak kararındayım, inancım odur ki Ürgüplü, Prof. Erim’in düştüğü hataya düşmez”. Biçiminde konuştu. Ecevit kurultaydan sonra, “Söylediklerimin hepsi doğru çıktı. CHP şimdi daha güçlü olacak, olsa olsa çatıdan birkaç kiremit kopar, ama temelden hiç sökülme olmaz” diye konuşmuştu.

Çatıdan Uçan Kiremit mi, Kilit Taşı mı?
Ecevit’in kubbeyi tutan kilittaşının sökülüp atıldığından haberi yoktu. "Bunu zaman gösterir diyordum" içimden. Keşke o kubbeyi tutan kilit taşına dokunmayıp, yerinde bırakarak binayı restore edebilseydik, diye her zaman düşünmüşümdür.
İsmet İnönü’nün, CHP Genel Başkanlığından istifası, dış basında da geniş yankılar uyandırmıştı. Fransız Televizyonu İnönü’yü Türk politikasının gözde simalarından biri olarak niteliyor, Europ 1 Radyosu istifa kararını “bir saltanatın sonu” diye nitelerken, Le Mond Gazetesi onun için “Elli yıldan beri Türk siyaset sahnesinde başta gelen şahsiyet” diyordu. Amerikan AP Ajansı haberlerinde, “Türk siyaset hayatının dev siması İnönü, demokratik sosyalist bir grubun kendisine başarıyla meydan okumasından sonra, CHP genel başkanlığından çekilmiştir. Atatürk’ün sağ kolu olan İnönü, onun ölümünden sonra 12 yıl Cumhurbaşkanlığında bulunmuştu. İnönü’ye karşı ayaklanma 48 yaşında eski bir gazeteci olan Bülent Ecevit tarafından yönetilmiştir.” Haber kurultay sonuçlarını vererek bitmektedir.
12 Mart Ecevit’e değil, İsmet Paşa’nın başına çorap örmüştü. Muhtıranın karşısında yıpranan tek insan İsmet Paşa’ydı. O bir yandan “askerlerin daha ileri gitmelerini önleyeyim” bir yandan, “Adalet Partisinin hatalı bir duruma girmesine engel olayım. Aman savcılar hakkaniyetli davransınlar”, “memleket bir an önce selamete kavuşsun” derken, bir yandan da partisinin içinde kaynayan kazanlarla uğraşmış, yorulmuş, yıpranmış ve yenilgiye uğramış gibi gösterilmişti. Ateşteki kestaneleri, genel başkana çıkarttıranlarsa hiç yıpranmadan, yeni rüzgarlarla beslenerek ve suyun başını tutarak kurultay kazanmışlardı. Kurultaylar kazanılabilir, genel başkanlar değişir ama politikanın ve demokrasinin kuralları hep yaşardı. O “benim en büyük zaferim, en büyük yenilgimdir”diyebilen tek adamdı. Türkiye’de l950 senesinden sonra olduğu gibi 5. olağanüstü kurultaydan sonra da zaman içinde anlaşılacaktı. Aslında O, bana göre batılı bir müessese olan partilerin, parti içi kurallarını savunan insandı. Çetin cevizin demokratik sistem içindeki kaderi böyle yazılmıştı bir kere. Bu onun için değişmez bir kader olmuştu. Demokrasiyi ülkeye getirmiş , yerinden edilmiş, seçimle iktidar görmemişti. Parti içi demokratik kuralları savunurkende Kurultayın seçtikleri ile anlaşmasının mümkün olmadığını anlamış, Genel Başkanlığı bırakmıştı. Ama O güçlüydü. Ama O'ndan herkes korkuyordu. Ama o, tarihten gelmeydi. Atatürk'le birlikte kurdukları devletin yaşayan bir parçasıydı. Ülkeye, partiye çok faydalıydı. Hergün bu niteliklerine 88 yaşındaki o bükülmez çetin ceviz kişiliğini ekliyordu. Hiç şaşmadan, eğilmeden bükülmeden. Öyle görünüyordu işte.
Benim gibi İnönü’nün Genel Başkanlık'tan çekilirken neler hissettiğini düşünenler elbette vardı. Belkide onun kederleri, üzüntüleri duyguları acılarıda kendine özgü idi. İçinde oğlununda bulunduğu uçak kaçırma olayında ailesine “maalesef pazarlık yok". dememişmiydi. O'nun bu tarafını sanırım en iyi Mevhibe hanım bilirdi, anlardı. Kimseye söylemezdi durum bizlere kadar ulaşmazdı.
Kurultayı kazananlarla kaderimiz ayrıldı. Birlikte seçimler idare edenler, birlikte çabalayıp parti için çalışanlar, bir zamanlar birbirlerine çok yakın olan aynı davaların insanları, artık boş ve yabancı gözlerle bakar olmuştuk birbirimize. Kaybedenlerin gözlerinde yürekten, hesaptan silinip atılmanın ezikliğini görüyorduk. Satırcılara ne kadar kızıyorsam, Ecevit’çilere de bir o kadar kızıyordum. Ecevit'çilerin bir çoğu iktidarda olmanın sevindirici zaferiyle çalımlı idiler.
Ankara'dan, dostlardan, hatta, evimizden bir süre olsun, çocuklarımızdan, (onlar Ecevit'i tutuyorlardı) uzaklaşmak vardı içimde. İnsan galiba her biten şeyden kaçmak istiyordu. Eşime “gidelim” dedim. Antalya'ya gidelim bir süre sende, bende dinlenelim.
Kurultayı izlerken sinirlerim iyice yıpranmıştı. Bütün parti çalışmalarım, kendime göre başarılarım, hatta inandıklarım, hepsi her şey geçmişte kaldı gibi geliyordu. Eşime kalbinden hasta olduğu için bunu söylüyemiyordum. Üzülmesini istemiyordum. Zaten beni en iyi o anlıyordu. Gazetelerin birisinde “Paşa nereye Neftçi oraya” diye çıkmıştı. İçimdeki beni teselli eden aydınlık ve erdem dolu bir noktaydı bu
Taksitle aldığımız iki kapılı Anadol arabamızı hazırladık. Antalya'ya doğru yola çıktık.
Antalya Motel Lara'da denizin kenarındaki yarın üzerindedir. Terasındaki iskemlelere oturunca, insan, kendini gemi kamarasında sanır. Göz alabildiğine masmavi Akdeniz karşınızda, tepeleri bembeyaz karlarla örtülü Bey Dağları dikine dikine sağ yanınızdan denize uzanır.
Lara Moteli'n sahipleri Ercan Beyl'e hanımı güngörmüş, dünya gezmiş, okumuş yazmış insanlardı. Müşterilerini rahat ettirmek için koşuyorlardı. Herşeyle kendileri meşgul, bizi görünce sevindiler. Daha önceleri de çocuklarla buralara gelmiştik. Onlar da CHP’yi tutarlardı. Kurultay yorgunluğunu atmaya geldiğimizi söyledik. İsmet Paşa’ya üzülmüşlerdi. Ecevit’i merakla izliyorlardı. Aşırı solcudur diye aleyhinde propaganda yapıldığını söylediler. “Aslı yoktur” dedik, “aşırı solla hiçbir ilgisi yoktur.” Ercan Bey bize programlar yapacağını bu kere Antalya’yı bir güzel tanıtacağını söylüyordu. Önce Antalya parkından başlayalım dedik. Bir gün açık havada uzun uzun yürüdük. Buraya İşcan Parkı da deniyordu, onun valiliği sırasında yapıldığı için. Her taraf çiçekler içindeydi. Büyük bir ıhlamur ağacının altında bir kır kahvesi kurulmuştu, dinlenmek için oturduk. Haberler yeniden toplanan CHP kurultayının, Bülent Ecevit’i Genel Başkan'lığa seçtiğini bildiriyordu. Ben hayırlı olsun 12 Mart yeni bir demokrasi lideri doğurdu derken. Nizam bir Kerkük hoyratı okuyordu.

Zaman kalır,
Gün geçer, zaman kalır
Yıkılır yüce yüce dağlar
Tozu, her zaman kalır.

Kurultay sonuçları nedeniyle içimizde bir eziklik vardı. Aynı şeyleri düşünür aynı biçimde sonuca varır olmuştuk. Birbirimize dayanarak yaşamış çok şeyler öğrenmiştik. Karı koca olmanın uzun süre birlikte yaşamanın ötesinde aramızda derin bir gönül ve düşünce bağı vardı. Bu bir çeşit yargılarını birleştirebilmenin becerisi gibi gelirdi bize. Ilık bir hava parlak güneş doğaya dönüyoruz. Akdeniz ikliminin bu güzel yöresinde, içimizi karartan politika tortularından üzüntülerinden kurtulmaya çalışıyoruz. Biz Antalya’da iken yapılan ve Ecevit’i Genel Başkan seçen Özel Kurultay'ı gazetelerden izliyorduk. Ecevit'in :“Soldaki yerimizi halk belirler sözü” gazetelerde manşette idi. Özet olarak söyledikleri, “Parti içinde eskiyi koparıp yeniye yönelmenin zamanıdır. Geçmişin gölgesi, devrimcinin önüne geçip yolunu karartamaz” diyordu. Kurultayda bir delege "Kimi, İnönü’yü mü kasdediyor? İnönü’nün gölgesini mi?” diye sormuş. Zafer duygularıda demekki insanın büyüklüğüne ve yüceliğine göre değişiyordur heyhat...!
Gezilerimize devam ediyorduk. Birgün Aspendos, bir gün Perge harabeleri, birgün Düdenbaşı, Termosüs, dağın tepesindeki antik şehir. Yamaçlara tırmanıyoruz, dağlardan katır tırnakları topluyoruz. Portakal, limon ağaçlarının altından geçiyoruz. Hepsi de çiçek dökmüş ortalık mis gibi kokuyor. Gezdiğimiz yerlerin içinde en çok Termeosus Antik harabelerinden etkilenmiştim. Elimizde Prof. Ekrem Akurgal'ın yazdığı İngilizce kitabı okuyorduk. Binlerce yıl önce yaşayanları düşünüyor insan. Agora da alış veriş yapmışlar. Tiyatroda eylenmişler, ya o en tepedeki zeytin yağı kuyuları. Yontulmuş tonlarca ağırlığındaki mermer mezar taşları kimisi yan yatmış aralarında çimenler bitmiş çiçekler açmış nasıl da bu dağın tepesinde şu koca şehri kurabilmişler şaşıyor insan. Bir rivayete göre ünlü İskender, o tarafları işgal ederken başını kaldırıp sarp dağın tepesine bakarak, “şu kartal yuvası için ordumu mahvedemem” demiş. Gene söylentiye göre İskender'in askeri dehası ve görüşü haklıymış. Çünkü Termosüslüler, sarp dağlardan aşağıdaki düzlüğe boşaltmak için kazanlarla kızgın zeytin yağları hazırlamışlarmış. Bir kırık mermerin üzerine oturup konuşuyoruz. Onlarda yaşamışlar savaşmışlar, sevinçleri, kederleri, kavgaları olmuş. Neden bu dağın tepesine kondurmuşlar bu şehri? Belki de doğadan ve insanlardan gelecek iki felaketten kaçmışlar. Düşmandan ve sıtmadan kimbilir.
Ankara’ya döndüğümüzde kendimizi topalarlamıştık. 5 Temmuz’da Sezai Orkunt, İlhami Sancar, Ekrem Özden, Cemal Yıldırım ve Mebrure Aksoley CHP’den istifa ettiler. 8 Temmuz da İnönü, “İstifa kararlarında acele edilmesin CHP’ye zarar verebilir” demişti. 20 Temmuz'da kapanan Meclis, 11 Eylül'e kadar ara verdi. Bu arada ODTÜ Fizik Bölümü'nde okuyan oğlumuz Sinan Neftçi de eşini seçmişti. Aynı üniversitedeki arkadaşı Heyecan Özkan gelin kızımız olacaktı. Sade bir törenle nişanlandılar.
Politikacı kadın, eşine, "gidelim, bu sefer daha uzaklara gidelim" dedi. ABD’nin Minnesota eyaletindeki oğulları Salih Neftçi’ye taraf uzanacaklardı, 20-25 günlüğüne. Gerçekten bana, o günlerde seyahat etmek çok iyi geliyordu. Dünyanın bir ucu, başka yöreler, Kuzey Amerika, göller bölgesi. partiden ve Meclis'ten ne kadar uzaklaşırsam politikayı bırakma kararıma o kadar yaklaşıyor gibi hissediyordum kendimi. Ankara'ya döndüğümüzde Cumhurbaşkanı tarafından yeni hükümeti kurmakla görevlendirilen Suat Hayri Ürgüplü, bütün partilerce iyi karşılanmıştı. Ürgüplü AP'den 8, CHP'den 5, DP'den 3 bakan alacaktı. Güven Partisi'nden Turhan Feyzioğlu, başbakan yardımcısı, Ferit Melen ise Milli Savunma Bakanı oluyordu. CHP kendisinde hem bakan, hemde güven oyu vermeyi kabul etmişti.
Ürgüplü çalışmalarını Çankaya'daki Dışışleri Bakanlığı köşkünde yürütüyor, temaslar yapıyordu. Cumhurbaşkanı Sunay'a Bakanlar Kurulu'nun listesini verdi. Televizyon ekibine yayınlanması için çekim bile yaptırmıştı. Herşey hazırlanmışken, o akşamki haber bülteninde,Ürgüplü ile yapılan çekimin yerine, Cumhurbaşkanı Sunay'ın başbakan adayına yazdığı şu mektup okunuyordu;

“Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 102. Maddesi uyarınca teşkil ve üyelerini seçerek tanzim ettiğiniz Bakanlar Kurulu listesini inceledim. Bu listede belirtilen Bakanlar Kurulunun bir bütün halinde, 12 Mart tarihli muhtıranın icapları ve cari durumun şartlarıyla bağdaşır bir nitelik taşımadığı kanaatine vararak atanmasını uygun görmedim. Yeni Bakanlar Kuruluinun teşkili için 29 Nisan 1972 tarihinden bu güne kadar ihtiyar ettiğiniz zahmetlere ve sağladığınız gelişmelere teşekkürlerimi sunarım”
Herkes şaşırmıştı. En çok şaşırıp adeta şok geçiren Ürgüplü oldu. Bu nasıl işti. “Ürgüplü'yü Kumandanlar istemedi” lafları söyleniyordu politikacılar arasında. Neden istemediklerini kimse bilmiyordu. Yeni Başbakan adayı yine Ferit Melendi. Ferit Melen'nin partisinden istifası istenmedi. O da Güven Partili olarak kalacağını, hükumetin ise partilerüstü olacağını ilan etti ve hükümeti kurma çabaları içinde parti başkanları ile görüşmeye başladı. CHP'de Bülent Ecevit, “Üzerimize düşen herşeyi yapacağız. Bakan da vereceğiz güven oyu da” dedi.
Melen Hükumeti 22 Mayıs'ta kuruldu. Hükümette 8 AP'li, 5 CHP'li, 1 GP'li bakan vardı. DP bakan vermemişti. Ecevit Başbakanlığa giderek Ferit Bey'i kutlamıştı. Düşünüyordum Partimizin içinde bunca kavga ve ters düşmeler nedendi? İnönü'yü neden harcamıştık? Onu savunanlar neredeydi? Çıkar gruplarına, iş birlikçilere ne olmuştu? Şu politika sahnesinde değer yargıları kısa zamanda nasılda değişivermişti. Bu ne perhizdi? Bu ne lahana turşusu. Şaşırmıştım. Ankara'da sıkı yönetimin iki ay daha uzatılmasına CHP fazla müşkülat çıkarmadı. İsmet Paşa'nın Genel Başkanlıktan istifa etmesine üzülenler çoktu. O, Yalova'da hayatından memnunmuş, yürüyüşler yapıyor, yorgunluk atıyormuş, deniliyordu. CHP Merkez Yönetim Kurulu basına şu mektubu açıkladı;

Büyük İnönü
“5'nci Olağanüstü Kurultay'ın verdiği karar sonucu olarak, CHP Genel Başkanlığı'ndan çekildiğinizi bildiren yazılarınız tüm partililer gibi, Merkez Yönetim kurulunu da derinden yaralamıştır. Bütün uğraşımıza rağmen, size duyduğumuz bağlılık ve saygıyı anlatamamış olmanın verdiği üzüntüyü de buna ilave etmenizi bir kere daha içtenliğimizle belirtmek istiyoruz. Memleket ve Partimize yapmış olduğunuz değeri biçilmez hizmetler daha şimdiden tarihin şerefli sayfalarında yerini almış bulunmaktadır. Sizi bu şekliyle, tarihe mal eden davranışlarınızın başında doğru bildiğinizden şaşmamanız ve kime karşı olursa olsun, doğruları savunmanız gelmektedir. Siyasal davranışlarınızda, büyük Atatürkü ve sizi örnek tutan bizler de doğru bulduğumuz konularda fikrimizi açıkça söylemeyi ve inançla savunmayı size duyduğumuz saygının icabı saydık. Aksi davranışın samimiyetsizlik olacağını yüksek takdirlerinize sunarız. Her davranışımızda sizi örnek alacağımız gibi , her müşkülümüzde irşat ve rehberliğinizi istirham edeceğimiz şüpheden uzaktır. Bu yoldaki yardımlarınızın partiyi daha güçlü kılacağı ve iyiye götüreceği cihetle esirgenmeyeceğinden emin bulunuyoruz. Tüzüğün 23. Maddesi ile ilgili işlemlerin yapılmasına başlandığını arz ederken, sağlık dolu uzun yıllar diler sonsuz saygılar sunarız.”
Tüzük Hükümleri ve Özel Kurultay
Biz Antalya'da iken yapılan Özel Kurultay 5. Olağanüstü Kurultay'ın, tüzük gereği Genel Başkanı seçen uzantısıdır. İnönü özel kurultaya gelmemişti. CHP Tüzüğü'nün 28. Maddesi gereği 7 gün içinde genel başkan seçimi yapılmalıydı. Fuat Sirmen gibi bir takım hatırı sayılır partililer, Yalova da bulunan İnönü'ye yeniden genel başkanlığa aday olması için ısrarda bulunmuşlar, ama onu razı edememişler deniliyordu.
Ankara’da toplanan bazı il başkanları ile yeni Genel Merkez ve Parti Meclisi Üyeleri süresi içinde yeniden toplanması gereken Kurultayda, tutulacak yolu ve seçilmesi gerekli Genel Başkanı konuşmuşlar, İnönü’ye yeniden genel başkanlık müracaatı üzerinde durmuşlar, onun bu teklifi kabul etmeyeceği var sayımı ile de Ecevit’in Genel Başkan adayı olması kararını almışlardı. Biz o günlerde Antalya’da olduğumuz için “özel kurultay” adı verilen bu kurultayı dönüşümüzde inceledik
Bizim anlayışımıza göre, tüzükte “Özel Kurultay” diye bir statü yoktu. Yeni Genel Başkan’ın seçimini, 7 gün içinde yine 5’inci olağan üstü kurultayın eski delegelerinin seçmesi gerekmekte iken, 15 ilden gelen 240 adet yeni delege üzerine eklenen, Ecevit’i 5’nci Olağanüstü Kurultay'da desteklemiş bulunan 222 eski delege ve birçok ilin yedek delegeleri toplanmış, 913 sayısına varılmış ve Ecevit Genel Başkan seçilmişti. Sonucun açıklanmasından sonra Atalay, Ecevit’i kürsüye davet etmiş. Genel Başkan olarak yaptığı ilk konuşmada Ecevit;

“CHP’nin esenliği, bütün ülkeye huzur ve güven getirecektir.’ diye başlıyor ve ‘Bu göreve tarihten değil sizlerin aranızdan, sizlerden biri olarak geliyorum. Gücüm sizsiniz, güvencem sizsiniz. CHP Genel Başkanlığını bana vermekle gösterdiğiniz güven için teşekkür ederim. Cumhuriyeti kurmuş olan partiye, Atatürk’ün ve İnönü’ nün kurmuş olduğu ve yönetmiş oldukları partiye genel başkan seçilmenin bir insana yüklediği sorumluluk tek başına taşınamıyacak kadar ağırdır. Bu kadar ağır bir sorumluluğu ancak CHP örgütüyle paylaşarak taşıyabilirim. Bir siyasal kuruluş halka dayandığı ve örgütünün gücü ve etkinliği arttığı oranda sağlam ve demokratik bir kuruluş olur. CHP bu gün her zamankinden daha çok halka dayanmaktadır. CHP’de bugün örgüt en güçlü ve en etkin durumdadır. Böyle bir partide yönetimin başına seçilenler büyük yanlışlıklar yapamazlar. Çünkü, örgütün demokratik denetimi her an üzerlerindedir. Bunu bilmenin verdiği güvenlik duygusuyla göreve başlıyorum.
Bu göreve, tarihten değil, sizlerin aranızdan, sizlerden biri olarak geliyorum. Gücüm sizsiniz, güvencem sizsiniz. CHP devrimcidir. Devrimci bir parti, özellikle Türk toplumu kadar hızlı değişen bir toplumda kendi kendini sık sık yenilemek durumunda kalabilir. Her kendi kendini yenileme devresinde iç bunalımlarla karşılaşabilir. Şimdi de CHP böyle bir bunalım geçirmektedir. Partimizin kısa zamanda bunalımdan kurtulup esenliğe çıkabileceğini son yıllardaki ileri atılımlarıyla ulaştığı yeni aşamada başarı sağlayıp büyük ölçüde güçlenebileceğine inanıyorum. Son bunalım sırasındaki davranışlarıyla CHP örgütü demokrasiye bağlılıkdaki ve halkla bütünleşmedeki içtenliğini gösterdi. Büyük sıkıntılardan bugüne geldik. Fakat bu sıkıntılar içinde halk bizi sınadı. Aşırı sola kapı aralıyan komünizme yol açan bir hareket değildir bu. Tam tersine düşünceye serbestlik tanıyan, demokrasinin kuralları dışına çıkmaksızın baskıya da, bağnazlığa da baş vurmaksızın, aşırı solu, komünizmi önleyebilecek, toplum yapısını bunun için gerekli sağlığı bağışıklığı kazandırabilecek tek harekettir bu. Bu düzende kalkınma köylüden başlayacaktır ve işçisiyle, esnafıyla sanatkarıyla ve tüm çalışanlarıyla veya güçsüzleriyle bütün toplumu kapsayacaktır.”

Ecevit’çiler, Özel Kurultayı tamamlamış, Ecevit’in genel başkan seçilmesiyle, Cumhuriyet Halk Partisinde bir devir kapanmıştı. Özel Kurultaya katılmayan bir çok delege illere dağılmışlardı. Durdurulan il kongereleri yapılmaya başlamıştı. Muammer Erten’in gayretleriyle Manisa’nın Salihli ilçesi ile Kütahya il kongresini kazanan Satırcı’larda yeni bir umutla işe yeniden başlama gayreti görünüyordu. CHP Meclis grubunda Hüdai Oral ile Muammer Erten’in güçlenmesi, hatta Hüdai Oral’ın Grup Başkan Vekili seçilmesi önce bir umut kaynağı olmuşsa da sonra Satır’cılarla, üçüncü dünyacıların arası açılmıştı. Ecevit aleyhtarı grup çoğunluğu, eski Genel Başkan İnönü’nün ne yapacağına bakıyor, ona göre de taktik oluşturmayı bekliyorlardı. Ecevit’çiler ise tüzükte değişiklik yapıp, meclis gruplarının yetkilerini kısıtlamayı, bu kurallarla gruptaki aleyhte millet vekillerini zaptu rapt altına almayı düşünmekte idiler. 30 Haziran 1972 tarihinde yapılacak olan 21. Olağan Kurultay'da bu tüzük değişiklikleri ortaya çıkacaktır. “Hükümete katılma” ya da “Hükümetten çekilme” konularındaki meclis gurubu yetkisinin Parti Meclisi'ne bırakılması üzerinde çalışıldığı söylenmekte idi. Melen hükümeti kurulurken, aslında gruptaki güçlerini çok iyi hesaplayan Ecevit’çiler, hiç zorluk çıkarmamışlar güven oyu ile birlikte CHP’li Bakanlardan Ali İhsan Göğüş hariç hepsine şimdilik destek vermişlerdi.
İnönü, 21. Olağan Kurultay'a bir hafta kala, seçim bölgesi olan Malatya iline gideceğini açıkladı.

Bir Malatya Milletvekili (İnönü)
Acaba İnönü Malatya’ya neden gidiyordu? Seçim bölgesine danışacak mıydı? Orada ne konuşacaktı? İl Kongresinde konuşurken, politikadan çekileceğini mi söyliyecekti? Yoksa Ecevit’çilere bayrak mı açacaktı? Satırcıların dağların arkasındaki umutları parlıyor, Ecevit’çileri bir korkudur alıyordu. Yorumlarsa çeşitliydi.
You have read 1 text from Turkish literature.
Next - Demokrasinin Kilit Taşı - 27
  • Parts
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 01
    Total number of words is 2766
    Total number of unique words is 1733
    28.6 of words are in the 2000 most common words
    41.5 of words are in the 5000 most common words
    48.8 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 02
    Total number of words is 2751
    Total number of unique words is 1773
    28.1 of words are in the 2000 most common words
    39.9 of words are in the 5000 most common words
    47.4 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 03
    Total number of words is 2912
    Total number of unique words is 1925
    29.4 of words are in the 2000 most common words
    41.4 of words are in the 5000 most common words
    48.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 04
    Total number of words is 2799
    Total number of unique words is 1834
    28.9 of words are in the 2000 most common words
    42.4 of words are in the 5000 most common words
    49.4 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 05
    Total number of words is 2866
    Total number of unique words is 1813
    29.5 of words are in the 2000 most common words
    41.6 of words are in the 5000 most common words
    49.0 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 06
    Total number of words is 2863
    Total number of unique words is 1758
    28.9 of words are in the 2000 most common words
    40.7 of words are in the 5000 most common words
    49.0 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 07
    Total number of words is 2853
    Total number of unique words is 1790
    29.2 of words are in the 2000 most common words
    41.0 of words are in the 5000 most common words
    48.6 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 08
    Total number of words is 2894
    Total number of unique words is 1875
    28.6 of words are in the 2000 most common words
    41.6 of words are in the 5000 most common words
    48.6 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 09
    Total number of words is 2853
    Total number of unique words is 1853
    28.4 of words are in the 2000 most common words
    40.8 of words are in the 5000 most common words
    48.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 10
    Total number of words is 2882
    Total number of unique words is 1823
    30.2 of words are in the 2000 most common words
    42.5 of words are in the 5000 most common words
    49.2 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 11
    Total number of words is 2850
    Total number of unique words is 1850
    29.1 of words are in the 2000 most common words
    41.3 of words are in the 5000 most common words
    48.3 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 12
    Total number of words is 2832
    Total number of unique words is 1855
    27.6 of words are in the 2000 most common words
    39.3 of words are in the 5000 most common words
    46.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 13
    Total number of words is 2832
    Total number of unique words is 1794
    27.1 of words are in the 2000 most common words
    39.4 of words are in the 5000 most common words
    46.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 14
    Total number of words is 2916
    Total number of unique words is 1735
    29.8 of words are in the 2000 most common words
    43.1 of words are in the 5000 most common words
    51.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 15
    Total number of words is 2837
    Total number of unique words is 1827
    28.8 of words are in the 2000 most common words
    42.6 of words are in the 5000 most common words
    49.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 16
    Total number of words is 2877
    Total number of unique words is 1785
    31.8 of words are in the 2000 most common words
    45.3 of words are in the 5000 most common words
    53.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 17
    Total number of words is 2838
    Total number of unique words is 1848
    29.8 of words are in the 2000 most common words
    43.3 of words are in the 5000 most common words
    50.8 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 18
    Total number of words is 2762
    Total number of unique words is 1715
    29.1 of words are in the 2000 most common words
    41.9 of words are in the 5000 most common words
    48.5 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 19
    Total number of words is 2846
    Total number of unique words is 1837
    28.5 of words are in the 2000 most common words
    42.3 of words are in the 5000 most common words
    50.3 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 20
    Total number of words is 2952
    Total number of unique words is 1745
    30.6 of words are in the 2000 most common words
    43.8 of words are in the 5000 most common words
    50.8 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 21
    Total number of words is 2899
    Total number of unique words is 1813
    27.1 of words are in the 2000 most common words
    40.4 of words are in the 5000 most common words
    47.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 22
    Total number of words is 2804
    Total number of unique words is 1692
    27.9 of words are in the 2000 most common words
    39.3 of words are in the 5000 most common words
    47.6 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 23
    Total number of words is 2936
    Total number of unique words is 1715
    28.4 of words are in the 2000 most common words
    40.8 of words are in the 5000 most common words
    48.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 24
    Total number of words is 2940
    Total number of unique words is 1666
    28.0 of words are in the 2000 most common words
    39.6 of words are in the 5000 most common words
    46.2 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 25
    Total number of words is 2940
    Total number of unique words is 1705
    30.3 of words are in the 2000 most common words
    43.3 of words are in the 5000 most common words
    50.5 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 26
    Total number of words is 2892
    Total number of unique words is 1840
    27.4 of words are in the 2000 most common words
    39.6 of words are in the 5000 most common words
    46.0 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 27
    Total number of words is 2928
    Total number of unique words is 1711
    28.4 of words are in the 2000 most common words
    40.9 of words are in the 5000 most common words
    47.5 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 28
    Total number of words is 3028
    Total number of unique words is 1793
    31.4 of words are in the 2000 most common words
    42.9 of words are in the 5000 most common words
    49.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 29
    Total number of words is 3007
    Total number of unique words is 1807
    29.4 of words are in the 2000 most common words
    40.8 of words are in the 5000 most common words
    47.5 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 30
    Total number of words is 3070
    Total number of unique words is 1785
    28.7 of words are in the 2000 most common words
    41.0 of words are in the 5000 most common words
    48.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 31
    Total number of words is 3021
    Total number of unique words is 1916
    27.0 of words are in the 2000 most common words
    39.1 of words are in the 5000 most common words
    46.4 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 32
    Total number of words is 2981
    Total number of unique words is 1848
    30.8 of words are in the 2000 most common words
    44.1 of words are in the 5000 most common words
    50.7 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 33
    Total number of words is 3039
    Total number of unique words is 1886
    28.1 of words are in the 2000 most common words
    40.1 of words are in the 5000 most common words
    48.0 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 34
    Total number of words is 2892
    Total number of unique words is 1713
    27.1 of words are in the 2000 most common words
    39.1 of words are in the 5000 most common words
    45.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 35
    Total number of words is 3073
    Total number of unique words is 1897
    27.4 of words are in the 2000 most common words
    40.1 of words are in the 5000 most common words
    47.3 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 36
    Total number of words is 3000
    Total number of unique words is 1810
    27.3 of words are in the 2000 most common words
    39.5 of words are in the 5000 most common words
    47.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 37
    Total number of words is 2922
    Total number of unique words is 1751
    27.9 of words are in the 2000 most common words
    39.6 of words are in the 5000 most common words
    46.3 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 38
    Total number of words is 2910
    Total number of unique words is 1741
    26.0 of words are in the 2000 most common words
    37.9 of words are in the 5000 most common words
    44.9 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.
  • Demokrasinin Kilit Taşı - 39
    Total number of words is 1792
    Total number of unique words is 1162
    30.5 of words are in the 2000 most common words
    43.0 of words are in the 5000 most common words
    50.1 of words are in the 8000 most common words
    Each bar represents the percentage of words per 1000 most common words.